Acıbadem Hastanesi Pediatrik Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz kızlarda 10 yaş, erkeklerde 12 yaşında başlayan ve ortalama 5 yıl süren ergenlik dönemiyle ilgili şunları söylüyor:
“Ergenlik dönemi, çocukluktan erişkinliğe geçiş dönemidir. Daha önceki yıllarda gözlenmeyen kızlarda meme gelişiminin başlaması ve cinsel bölgede kıllanma, erkeklerde ise genital bölge gelişmesi ve cinsel bölgede kıllanma ile ergenlik başlar. Ergenlik dönemindeki cinsel ve fiziksel gelişme 18 yaşa kadar sürerse de, psikolojik gelişmeyi de içeren adölesan dönemi daha da uzun sürer. Ergenlik döneminde kızlarda 15-20 cm, erkeklerde ise 20-25 cm boy artışı olur. Vücutta hızlı bir kilo artışı gözlenir. Daha önce salgılanmayan seks hormonlarının salgılanması artar. Bu dönemde çocukların uzman hekim tarafından mutlaka takip edilmesi gerekir çünkü çocuğunuzun hayatının şekillendiği bu dönemde ortaya çıkan rahatsızlıklar, çocuğunuzda kalıcı hasarlara yol açabilir.”
Ergenlik Döneminde Bu Sorunlara Dikkat!
Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz görülebilen önemli sorunları şöyle sıralıyor:
Boy kısalığı:
Boy kısalığı, ihmal edilmemesi gereken, kronik hastalıkların habercisi olabilen ve genellikle tedavisi mümkün olabilen bir durum. Erken ergenliğe giren ve ergenlik dönemi kısa süren çocuklarda boy kısalığı gözleniyor. Tiroid hormonu,büyüme hormonu ve seks hormonları boyun uzamasını etkiliyor. Çocuk, akranlarından kısa ise, yılda 5 cm’den az uzuyorsa dikkatli olmak gerekiyor. Anne ve babanın boyunun kısa olması, çocuğun da boyunun kısa olacağı anlamına gelmiyor.
Cinsel gelişme yetersizliği:
Özellikle ergenliğe geç giren erkek çocuklarda rastlanılan ve boy kısalığı ile birlikte görülen bir durum. Cinsel gelişme ergenlik dönemindeki hormonların salgılanması ile ortaya çıkıyor. Cinsel gelişmede yetersizlik gözlenirse, vakit geçirmeden mutlaka müdahale edilmesi gerekiyor. Özellikle mikropenis ne kadar erken müdahale edilirse, tedavi şansı o kadar iyi olan bir durum.
Guatr:
Ergenlik döneminde guatra sık rastlanıyor. Halsizlik ve yorgunluk en sık görülen belirtiler. Özellikle kız çocuklarında görülen bu durumun mutlaka tedavi edilmesinde fayda var.
Anemi:
Ergenlik çağında, özellikle kız çocuklarında görülen bir hastalık olan anemi, halsizlik, yorgunluk, solukluk ve iştahsızlık gibi belirtilerle kendini gösteriyor.
Aşırı kıllanma:
Kız çocuklarında, hormon bozuklukları nedeniyle oluşabiliyor. Özellikle adet düzensizliği ile beraber görülüyorsa vakit geçirmeden tetkik yapılıp tedavi edilmesi gerekiyor.
Fiziksel sorunlar:
Omurga eğrilikleri, bel ağrıları gibi ortopedik sorunlara ergenlik döneminde sıkça rastlanıyor.
Obezite :
Obezite hangi yaşta görülürse görülsün mutlaka tedavi edilmesi gereken bir durum. Obez çocukların, özellikle ergenlikten sonra kilo vermeleri çok zor. Kalp hastalıkları,yüksek tansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, solunum rahatsızlıkları, eklem hastalıkları, adet düzensizlikleri obezite ile doğrudan ilişkili hastalıklar arasında yer alıyor. Gerekli hormon çalışmaları yapıldıktan sonra tedavi yapılıyor.
Adet düzensizlikleri:
Adet düzensizlikleri ve ağrılı adetler, ergenlik çağındaki kız çocuklarda sık rastlanıyor.
Erkeklerde meme büyümesi:
Ergenlik çağındaki çocuklarda görülüyor. Hormonal bir bozukluk olup olmadığının belirlenmesi gerekiyor.
İnsüline Bağımlı Diyabet:
Çocukluk çağı diyabetinin en sık rastlanıldığı yaşlar okula başlama yaşları olan 6-7 yaşlar ve ergenlikteki en hızlı boy artımının olduğu 13-14 yaşlarıdır. Çok su içme, çok idrara çıkma,zayıflama gibi belirtiler ile hastalık ortaya çıkıyor.
Kemik sağlığı:
Vücuttaki kemik kitlesi en fazla ergenlik döneminde kazanılıyor. Genetik yatkınlık, beslenme, hormonlar ve egzersizler kemik kitle oluşumunu etkiler. İleri yaşlarda görülen osteoporozun temelleri çocukluk ve özellikle ergenlik yaşlarında atılıyor.