SÜLEYMANİYE'DE BAYRAM SABAHI
Artarak gönlümün aydınlığı her saniyede
Bir mehabetli sabah oldu Süleymaniye'de
Kendi gök kubbemiz altında bu bayram saati,
Dokuz asrında bütün halkı, bütün memleketi
Yer yer aksettiriyor mavileşen manzaradan,
Kalkıyor tozlu zaman perdesi her an aradan.
Gecenin bitmeğe yüz tuttuğu andan beridir,
Duyulan gökte kanan, yerde ayak sesleridir.
Bir geliş var!.. Ne mübarek, ne garibe alem bu!..
Hava boydan boya binlerce hayaletle dolu...
Her ufuktan bu geliş eski seferlerdendir;
O seferlerle acilmiş nice yerlerdendir.
Bu sükunette karıştıkça karanlıkla ışık
Yürüyor, durmadan, insan ve hayalet karışık;
EYLÜL SONU
Günler kısaldı. Kanlica'nin ihtiyarları
Bir bir hatırlamakta gecen sonbaharları.
Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa...
Yazlar yavaşça bitmese, Günler kısalmasa...
İçtik bu nadir icki'yi yıllarca kanmadık...
Bor böyle zevke tek bir omur yetmiyor, yazık!
Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor;
Lakin vatandan ayrılısın ıstırabı zor.
Hiç dönmemek olum gecesinden bu sahile,
Bitmez bir özleyiştir, ölümden biter bile.