TÜRKİYEDE İKLİM TİPLERİ
Türkiye kuzeydeki orta iklim tipleriyle,güneydeki subtropikal iklim tipleri arasında,geçiş bölgesi diyebileceğimiz orta iklim kuşağı içindedir.Ilıman iklimlerin etkili olduğu bir kuşakta bulunmakla birlikte, yüzey şekillerinin çeşitliliği,deniz düzeyine göre yükseklik,kıyıya koşut dağ sıralarının uzanışı,denize yakınlık ve uzaklık gibi sebeplerle Türkiye’de iklim,bazı bölgesel değişiklikler gösterir.Türkiye’nin genel iklim şartları,bölgelerimizin iklim özellikleri ve mevsimlik hava tipleri iki etken grubuna bağlıdır.
1-Küresel etkenler
2- Coğrafi etkenler
Türkiye’nin hava kütlelerine atmosferin genel sirkülasyon sistemlerine,siklonik etkinliğine cephelere ve atmosferin yüksek seviyelerindeki olaylara göre konumu küresel etkenler adı altında toplanır.
Türkiye 36-42 derece kuzey paralelleri arasında yer alan ve tümüyle Kuzey Yarı Küre’deki kıtaların batı kenarında görülen Akdeniz iklimi adı verilen bir makroklima alanı içinde ve bu iklimi oluşturan atmosfer olayların etkisindedir.Türkiye’nin bulunduğu kuşağın başlıca özelliği , yazın tropikal kökenli hava kütlelerinin , kışın nemli ve soğuk kutupsal hava kütlelerinin etkisi altında kalmasıdır.Ülkede yazların genellikle kurak ve sıcak,kışların soğuk ve yağışlı geçmesinin temel sebebi budur.Bu iki farklı hava kütlesi arasındaki kutupsal cephe , bu cephe boyunca meydana gelen siklonik etkinlikler ve bu etkinliklere bağlı yağış alanı yazın genel atmosfer sirkülasyonun yer değiştirmesine bağlı olarak, Türkiye’nin kuzeyine çekilir.Bu durumda Türkiye,yağış sağlayan cephelerden uzak kalır ve kurak makroklima alanına girer.(uzun yaz kuraklığı)Oysa kışın kutupsal cephe,güneye ilerleyen kutupsal hava kütleleri ile birlikte çoğunlukla Akdeniz üzerindedir.Bunun sonucunda,Türkiye Kutupsal hava kütlesinin etkisine girer, sıcaklık düşer,siklonik etkinliklerle yağış alır.
Coğrafi etkenler,Küresel etkenlerin belirlediği makroklima tablosunda bölgesel ve yöresel değişikliklere yol açarlar.Yükselti, dağların doğrultusu,yamaçların bakısı ve denize göre konum,Türkiye’nin iklim tipleri bakımından çeşitlenmesine yol açan, coğrafi etkenlerin başlıcalarıdır.
Bütün bu etkenlere bağlı olarak ülkede genellikle dört iklim tipi görülür.
1- Kuzeyde,her mevsim yağışlı Karadeniz iklimi;
2- Batı ve güneyde, yazları sıcak ve kurak ,kışları ılık ve yağışlı Akdeniz iklimi;
3- İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu ile Ergene Havzası’nın orta kesiminde , yarı kurak Bozkır iklimi
4- Doğu Anadolu’da , kışları çok soğuk ve uzun yazları az çok yağışlı karasal iklim.
Bunların dışında çeşitli coğrafi etkenler yüzünden birbirinden farklı bir takım geçiş iklim tipleri de vardır.
KARADENİZ İKLİMİ
Ülkenin kuzey kesiminde,kıyı boyunca uzanan bir şerit üzerinde etkisini sürdürür.Kıyıya koşut dağ sıralarında varlığı , bu şeridin geriye doğru genişlemesini sınırlar.Denizin etkisine bağlı olarak yazlar ılık , kışlar az soğuk geçer.Özellikle;Doğu Karadeniz kıyılarında kışların daha ılık geçtiği görülür.Bunda, Kuzey rüzgarlarını önleyen Kafkas Dağları’nın oluşturduğu doğal engel kadar,kış mevsiminde Karadeniz üzerinde oluşan alçak basıncın yarattığı ılık hava akımlarının da rolü büyüktür.Yıllık ortalama sıcaklık,yaklaşık 13 C –14 C ‘dir.Yıllık sıcaklıklarda batıdan doğuya doğru artışlar görülür.En soğuk ayın (ocak ve şubat) ortalama sıcaklığı 6-7 C’ , en sıcak ayın (temmuz-ağustos) ortalama sıcaklığı 22-23 C’ arasındadır.
Kıyı kesiminde zaman zaman yükselen sıcaklıklar,nem oranının fazlalığı,dolayısıyla havayı bunaltıcı duruma sokar.Yaz günleri,hava sık sık bulutlarla kaplanır.İlkbahar,kışın uzantısı gibi serin geçer.Yaz sıcaklıkları sonbaharda da sürer.Bu iklim tipinin görüldüğü alanda şimdiye kadar saptanan en düşük sıcaklık değeri -8 C’ (Zonguldak),en yüksek sıcaklık değeri 40,5 C’ (Zonguldak) dadır.
Karadeniz kıyılarında iklimin en önemli özelliği, her mevsimin yağışlı geçmesidir.Bu bölge Türkiye’nin en çok yağış alan kesimidir.Yağışlar Doğu Karadeniz’de özellikle Hopa ile Sürmene arasında en yüksek değerlere ulaşır.Yağış maksimumu sonbahar ve kış; minimumu ilkbahar sonu,yaz başlangıcına rastlar.Kıyı gerisinde yükselen dağların denize bakan yamaçları , kıyı kesiminde daha fazla yağış alır.kışın bu yamaçlar, yer yer kar örtüsü ile kaplıdır.Dağların güney yüzlerinde ve iç kesimlerindeyse yağış tutarları , İç Anadolu’yu andıracak biçimde azalır.Yağışlı günler sayısı bakımından ülkenin en yüksek değerleri Karadeniz kıyılarındadır.Yağışlı gün sayısı batıdan doğuya doğru artar.İç kesimlerinde ise oldukça azalır,kar yağışlı günler,kıyı kesiminde on günden az iç kesimlerde yirmi günden fazladır.
Ülkemizde bulutlu ve kapalı günler bakımından en düşük değere Karadeniz kıyılarında ulaşılır.Bağıl nem oranı % 77,rüzgar yönü kuzeybatı ve güneydoğudur.
Karadeniz iklimi nemlilik derecesine ve termik şartlara göre 3 alt tipe ayrılır.
1-Doğu Karadeniz iklimi (1000-2000 mm arasında yıllık yağış;en çok yağış sonbaharda ; Kışlar ılık)
2-Batı Karadeniz iklimi (Kışın ve yazın daha düşük sıcaklıklar; kıyılarda yüksek, iç kısımlarda az yağış)
3-Orta Karadeniz iklimi (Orta miktarda yağış;yaz kuraklığı kısa ama belirgin )
AKDENİZ İKLİMİ
Türkiye’nin batı güney kesimlerinde etkisini gösteren bu iklimin en önemli özelliği,yazların sıcak ve kurak , kışların ılık ve yağışlı geçmesidir.Akdeniz kıyılarındaki yüksek dağ sıralarının varlığı bu iklimin içerilere sokulmasını önler. Toros dağlarının oluşturduğu bu doğal engel , bir yandan kış mevsiminde tropikal havanın iç bölümlere geçmesine, öte yandan iç bölümlerdeki soğuk havanın kıyılara geçmesine olanak vermez. Dağların denize bakan yamaçlarına çarpan sıcak hava akımları, buralarda sürekli ve şiddetli yağışlara yol açar.Kıyı kesimi ise ilkbahar ve kış aylarında denizden gelen nemli hava akımlarına bağlı olarak , bol yağış alır.Yıllık ortalama sıcaklık yaklaşık 18 C ‘ dir . En soğuk ayın (Ocak) ortalama sıcaklığı 8-10 C’, en sıcak ayın (Temmuz) ortalama sıcaklığı 27-28 C’ arasındadır.Yazın zaman zaman sıcaklıklar 40 C’ üstüne çıktığı gibi ,kışında 0 C’ altına çok ender olarak iner.Bu iklimin etkisini sürdürdüğü şimdiye kadar saptanan en düşük sıcaklık değeri –8.4 C’,(Adana) en yüksek sıcaklık değeri 45 C’ dır (Adana)
Yıllık ortalama yağış tutarı genellikle 500-1000 mm arasındadır.Bu değerler,Toroslar’ın denize bakan yamaçları üzerinde , eteklerde yükseldikçe artarak 1000 mm’ nin üzerine çıkar.Toros dağları , özellikle Batı Toroslar, Türkiye’nin en fazla yağış alan bir başka kesimidir.Yağış maksimumu kış, minimumu yaza rastlar.
Yazlar özellikle temmuz ve ağustos ayları çok kurak geçer.Çok sıcak bu aylarda, yağış tutarları azalır.Yağışlı geçen kış mevsimini, yağış tutarı git gide azalan ilkbahar ayları, bunuda çok kurak geçen yaz mevsimi izler.Çok ender düşen kar, şiddetli geçen kışlar da ancak gerideki yüksek dağlar ve yamaçları üzerinde tutunur.Bu dağlar arasındaki çukur alanlarda ise yağış değerleri oldukça azalılr.Yağışlı günler sayısı,nemli Karadeniz kıyılarında oranla oldukça azdır.Kar yağışlı gün sayısıysa ortalama bir günü bile bulmaz.Kapalı günler bakımından en az değerlere Akdeniz kıyılarında erişilir.Bağıl nem oranı %66-69’dur.Rüzgar yönü genellikle kuzeydoğu,güneydoğu ve güneybatı dır.Ülkenin batısında Ege Denizi kıyılarında ve vadiler boyunca deniz etkisinin sokulduğu alanlarda ise , Akdeniz ikliminin biraz değişikliğe uğramış biçimi görünür.Batı Anadolu’da Gediz,Küçük Menderes ve Büyük Menderes ırmaklarının geniş vadi olukla- rıyla denizin etkisi iç kesimlere kolaylıkla sokulur.Burada da Akdeniz Bölgesinde olduğu gibi, yazlar çok sıcak ve kurak , kışlar ılık yağışlı geçer.Yaz mevsiminde zaman 40 C’ nin üstüne sıcaklıklar, kışın ancak kuzeyden gelen soğuk hava kütlesinin etkisine bağlı olarak düşer.Yağış maksimumu kışa , minimumu yaza rastlar.Sonbahar yağışları ilkbahar yağışlarından az farklıdır.Dağlık kesimlerde yağış değerleri oldukça fazlalaşır.
Akdeniz iklimi, Daha kuzeyde Marmara kıyılarında , yazların serinliğiyle kendisi belli eden daha değişik bir özellik taşır.Kışlarda , Ege ve Akdeniz kıyılarına oranla daha serin ve soğuktur.Yaz sıcaklık ortalamaları daha düşüktür.Yağış tutarları özellikle kuzeye doğru gittikçe artar.İklimi Akdeniz-Karadeniz iklimleri arasında bir geçiş tipi olan bu bölge , zaman zaman Balkanlardan gelen soğuk hava kütlesinin etkisi altında kalır.Bu sebeple kimi kışlar çok soğuk geçer.Kar yağışları daha sık görülür ve sıcaklıklar daha sık iner.
MARMARA GEÇİŞ İKLİMİ
Marmara bölgesinde yıllık ortalama yağış tutarı 600-750 mm arasındadır.Yağış maksimumu kışa, minimumu yaza rastlar.Güneyden kuzeye doğru gittikçe yağışların arttığı ve yaz kuraklığının hafiflediği görülür.Bulutlu gün sayısı Ege ve Akdeniz kıyılarından daha çok Karadeniz kıyılarından daha düşüktür.Bağıl nem oranı yaklaşık % 71-75 ‘dir.Rüzgar yönü genellikle kuzeydoğu (poyraz) ve güneybatı (lodos).Oldukça soğuk kışlar;kar yağışı ve don olağan , yaz kuraklığı kısa ve hafif.
İÇ KESİMLERİN BOZKIR KARASAL İKLİMİ
Yazları sıcak ve kurak , kışları sert ve uzun geçer.Sıcaklık koşulları bakımından karasal iklimin, yağış koşulları bakımından bozkır ikliminin özelliklerini taşıyan bu iklim tipi Ülkemizin iç kesimlerinde İç Anadolu ‘da , İç Batı Anadolu’da,Göller Yöresinde ve Güneydoğu Anadolu’ da egemendir.Yağış ve sıcaklık koşullarının özelliklerine göre bu iklim tipi sözü edilen bölgelerde farklılıklar gösterir.
İç Anadolu Bölgesi’nin Tuz Gölü çevresinde yağışların azlığıyla dikkati çeken Bozkır iklimi egemendir.Bu kesimde yıllık ortalama sıcaklık yaklaşık 11 C’dir.En soğuk ayın (ocak) ortalama sıcaklığın –0.3 C’dir, en sıcak ayın (temmuz yada ağustos) ortalama sıcaklığı 21-22 C’ arasındadır.Yazın 30 C’ nin üstüne çıkan sıcaklıklar kışın sık sık –5 C’ nin altına iner.Şimdiye kadar saptanan en düşük sıcaklık değeri –28.8 C’dir.(Konya) en yüksek sıcaklık değeri 40 C ‘ (Konya).Yıllık ortalama yağış tutarı 300-350 mm arasındadır.Yağış maksimumu kışa,minimumu yaza rastlar.Sonbahar yağışları, kış yağışlarının yarısı kadardır.Yaz yağışları ise, Akdeniz bölgesine oranla daha fazladır.Ülkemiz de yağışlı günler sayısının en az olduğu yer İç Anadolu Bölgesinin bu kesimidir.(60-75 gün) Kapalı gün sayısı Ege ve Akdeniz Bölgesinden daha fazladır.Bağıl nem oranı %60-64 rüzgar yönü genellikle kuzey ve kuzeydoğudur.Bu kesimden çevreye doğru gidildikçe Bozkır iklimi özelliğinin azaldığı, karasal etkilerin arttığı görülür. Yağışlarda az da olsa artışlar,sıcaklıklarda ise düşüşler başlar.Tuz gölünün çevresinde aylık ortalama sıcaklıklar 0 C’ nin altına inmemesine karşın , İç Anadolunun kenar bölgelerinde ortalama sıcaklıklar, ocak ayında 0 C’ nin altına iner.Şimdiye kadar ölçülen en düşük ve en yüksek sıcaklık değerleri de , Tuz gölü çevresindeki yerlere oranla kenar bölgelerde daha fazladır.Kenar bölgelerde saptanan en düşük sıcaklık değerleri -34.6 C’ (Sivas) en yüksek sıcaklık değerleri -40.7 C’ dir(Kayseri) İç Anadolu ya oranla daha dağlık ve engebeli olan ve ortalama yükseltisi 800-1000 m arasında değişen İç Batı Anadolu’da bu iklim,yağışların fazlalığıyla kendini belli eder.Geniş yer kaplayan yüksek düzlükler ve tepeler gerek Ege Bölgesinde, gerekse İç Anadolu bölgesinde daha çok yağış alır.Yıllık ortalama sıcaklık 10-12 C’ dir.En soğuk ay (ocak) ortalama sıcaklığı 0 C’ (-2 C’), en sıcak ay (temmuz) ortalama sıcaklığı 20-23 C’ arasındadır. Yaz mevsiminde 30 C’ nin üstüne çıkan sıcaklıklar,kış mevsiminde sık sık –10 C’ nin altına iner.İç Batı Anadolu’da şimdiye kadar saptanan en yüksek sıcaklık değeri 39.8 C’ (Uşak) , en düşük sıcaklık değeri -28.1 C’ dir(Kütahya).Yıllık ortalama yağış tutarı 450-550 mm arasındadır. Yağış değerleri çevredeki dağlık alanlara doğru artar.Yağış maksimumu ilkbahar yada kış,minimumu yaz mevsimine rastlar.Yaz yağışları Ege ve Akdeniz bölgesinden daha yüksektir.
İç Anadolu’nun güney batı kesiminde yer alan ve ortalama yükseltisi 800-900 m arasında değişen Göller Yöresinde , İç Batı Anadolu iklimi ile Akdeniz iklimi arasında bir geçiş iklim tipi görülür.Yörenin güney kesiminde yükselen ve 2500 mt. yi aşan dağlar, nemli deniz etkisinin iç kısımlara sokulmasına engel olur.Yıllık ortalama sıcaklık 11-13 C’ dir. Bu değer Akdeniz bölgesinde saptananlardan düşük, İç Anadolu’da saptananlardan yüksektir. En soğuk ayın (ocak) ortalama sıcaklığı 1-3 C’ , en sıcak ayın (temmuz-ağustos) ortalama sıcaklığı 22-24 C’ arasındadır. Yörede yazın zaman zaman 40 C’ ye yaklaşan sıcaklıklar, kışın -5 C’ nin altına iner.Şimdiye kadar saptanan en düşük sıcaklık değeri -22.9 C’ (Beyşehir) , en yüksek sıcaklık değeri 39.6 C’ dir(Burdur) yağış maksimumu kış , minimumu yaz mevsimine rastlar.Yaz kuraklığı Akdeniz bölgesinden daha hafiftir.Kış mevsiminde sık sık kar yağar. Bu özelliğiyle yöre , Akdeniz ikliminden ayrılır.Göller Yöresinde yağışlı gün sayısı , Ege veAkdeniz bölgesinden fazladır.Bağıl nem oranı yaklaşık %57-63 arasındadır. Rüzgar yönü genellikle güneydoğu ve kuzeydoğudur.Güneydoğu Anadolu bölgesinin alçak kesimlerinde (Urfa ve çevresi) Bozkır iklimi, yüksek yayla düzlüklerinde de karasal iklim egemendir.
Bölgede yazlar çok sıcak ve kurak , kışlarda Doğu Anadolu ya oranla daha soğuk geçer yıllık ortalam sıcaklık 14-18 C’ dir. En soğuk ayın (Ocak) ortalama sıcaklığı 1-5 C’ , en sıcak ayın ortalama sıcaklığı 27-31 C’ arasındadır. Yazın zaman zaman sıcaklıkların 45 C’ nin üstüne çıktığı görülür.Bölgede şimdiye kadar saptanan en düşük sıcaklık değeri -12.4 C’ dir(Urfa). Yıllık ortalama yağış 450-750 mm arasındadır. Yağış maksimumu kış , minumumu yaz mevsimine rastlar. Yaz kuraklıkları Akdeniz bölgesinde olduğu gibi belirgin ve uzun, yaz yağışlarıda yine bu bölgedeki gibi düşük- tür.Kuzey-Kuzeydoğudaki yüksek alanlarda ve Doğuda Mardin-Midyat eşiğinde artan yağışlar orta kesimindeki düzlüklerde azalır. Yağışlı günlerin sayısı, Akdeniz ve Ege kıyılarında olduğu gibi 80-90 gün arasındadır. Türkiye’deki bağıl nem bakımından en düşük değerler (Siirt % 50,Urfa % 48,Diyarbakır %53 ) bu bölgede görünür. Rüzgar yönü genellikle güneybatı,kuzeydoğu ve kuzeydir.
DOĞU ANADOLU KARASAL İKLİMİ
Doğu Anadolu da iklim , yükselti, yer şekilleri, denizden uzaklığa bağlı olarak sert karasal özellikler taşır.İç Anadolu’ ya oranla kışlar daha soğuk ve uzun, yağış tutarları daha fazladır,sıcaklık farkları çok yüksektir.Geniş bir alan etkisinde bulunduran bu iklim , bölgenin çeşitli kesimlerinde (Erzurum,Kars yaylalarında ,Van Gölü çevresinde,Yukarı Fırat bölümünde, Hakkari çevresinde) birbirinden farklı özellikler gösterir.
Ülkenin kuzeydoğusunda yüksek yaylaların geniş yer kapladığı (Erzurum-Kars yaylalarında) alanlarda bu iklim , çok soğuk sert ve uzun kışları , serin yazları ile kendini belli eder. Yıllık ortalama sıcaklık 4-6 C’ arasındadır. En soğuk ayın (Ocak) ortalama sıcaklığın -8,6 / - 11,8 C’; en sıcak ayın (ağustos) ortalama sıcaklığı 17-23 C’ arasındadır. Kış mevsiminde dört ayın sıcaklığı (aralık,ocak,şubat,mart) 0 C’ nin altındadır. Yazın ender olarak 40 C’ ye yaklaşan sıcaklıklar kışın sık sık -20 C’ nin altına iner. Şimdiye kadar saptanan en yüksek sıcaklık değeri 38 C’ (Karaköse –Ağrı), en düşük sıcaklık değeri -43.2 C’ dir.
Ağrı (Karaköse) Meteoroloji İstasyonunda saptanmış olan bu değer , Türkiye’deki meteoroloji istasyonlarının şimdiye kadar saptadıkları en düşük sıcaklık derecesidir. Yıllık ortalama yağış 450-550 mm arasındadır. Ülkenin büyük bölümünde, en yağışlı mevsim kış olmasına karşın, bu yörede en yağışlı mevsim, Kars’ta yaz,Erzurum’da ilkbahardır. Kış , Erzurum-Kars yöresinde en kurak mevsimdir.Karasal yağış rejiminin özelliği olan bu durum(yağışlarda maksimum devrenin yaz,minimum devrenin kış olması) , ülkede yalnızca bu yörede görülür. Yağışlı günler sayısı Erzurum-Kars yaylalarında batıdan doğuya doğru artış gösterir. Kar yağışlı ve karla örtürlü gün sayısı bakımından ülkemizde en yüksek değerlere Doğu Anadolu Bölgesi’nin kuzeydoğu yaylalarında ulaşılır. Burada toprak 4-4.5 ay karla kaplı kalır. Bulutlu gün sayısı bakımından, ülkede en yüksek değerler yine bu yörede görülür. Bağıl nem oranı % 63-67 arasındadır. Rüzgar yönü genellikle kuzeydoğu ve güneybatıdır.
Van Gölü çevresinde iklim,Erzurum-Kars yaylalarına oranla daha ılıktır. Kışlar daha kısa geçer. Yıllık ortalama sıcaklık 8-10 C’ arasındadır. Bu iklimin etkisini sürdürdüğü alanda şimdiye kadar saptanan en düşük sıcaklık değeri -28.7 C’ (Van) , en yüksek sıcaklık değeri 37,5 C’ dir.(Van). Yağış maksimumu ilkbahara,minimumu yaza rastlar. Sonbahar yağışları kış yağışlarından az farklıdır. Kış yağışlarının çoğu kardır. Bağıl nem oranı % 59-68 arasındadır. Rüzgar yönü genellikle doğu ve kuzeydoğudur.
Yükseltisi 1000-1200 mt. Arasında değişen yüksek ovaların ve yükseltisi 3000 mt. yi aşan dağların bulunduğu Doğu Anadolu ‘nun Yukarı Fırat Orta ve Aşağı Fırat yöresinde iklim,Erzurum-Kars yaylalarından daha sıcak,Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde daha serin geçer. Burada iklim , yörenin kuzeyinde ve güneyinde etkisini sürdüren iklim tipleri arasında bir geçiş tipi özelliğini taşır. Yıllık ortalama sıcaklık yaklaşık 9-13 ‘C
arasındadır. Yaz mevsiminde zaman zaman sıcaklıkların 40’C yi aştığı , kış mevsimindeyse -20 ‘C nin altına indiği görülür. Şimdiye kadar saptanan en yüksek sıcaklık değeri 42 ‘C (Elazığ), en düşük sıcaklık değeri -32,5 ‘C dir.(Erzincan) yıllık ortalama yağış 350-450 mm arasındadır. Bu değer çevredeki dağlık alanlara gidildikçe artar. Yağış maksimumu ilkbahar , minimumu yaz mevsimine rastlar. Yaz mevsiminin yağış payı kuzeyden güneye doğru azalır. Kar yağışlı günler sayısı batıdan doğuya doğru artar. Bağıl nem oranı % 53-64 arasındadır. Rüzgar yönü genellikle kuzey kesiminde batı ve kuzeybatı, güney kesiminde güneybatı ve güneydoğudur.
Ülkemizin en güneydoğu ucunda çok dağlık ve engebeli bir alanda yer alan Hakkari yöresi’nde bu iklim,yağışların fazla olmasıyla kendini gösterir. Yıllık ortalama sıcaklık yaklaşık 9-10 ‘C dir. Yazın ender olarak 35 ‘C yi aşan sıcaklıklar,kışın sık sık –20 ‘C nin altına iner. Yağışlar yüksek alanlarda daha da fazlalaşır. Yağış maksimumu ilkbahar , minimumu yaz mevsimindedir. Yaz ayları özellikle Temmuz ve Ağustos çok kurak geçer. Kış yağışları çoğunlukla kar biçimindedir. Bağıl nem oranı yaklaşık % 57-60 ‘tır. Rüzgar yönü genellikle kuzeybatı ve güneybatıdır.
TÜRKİYE’NİN DOĞAL BİTKİ ÖRTÜSÜ
İklim ve Bitki Örtüsü: Yurdumuz orta kuşakta, orta kuşağın güneyi olan sıcak orta kuşakta, yani subtropikal kuşakta yer alır. Türkiye ana çizgileriyle Akdeniz ikliminin yayılma alanına girer. Fakat denize göre konum ve yerşekillerinin etkisiyle üç farklı iklim bölgesi ortaya çıkar.
1-Akdeniz İklimi: Bütün güney ve batı kıyılarımızda görülür. Yazlar sıcak ve
kurak, kışlar ılık ve yağışlıdır. Sıcaklık Akdeniz kıyılarında sıfırın altına düşmez, don olayı ender görülür. Marmara ve Batı Karadeniz kıyılarında aynı iklim görülmesine rağmen, kışın ısı sıfırın altına düşer, kar yağışı görülür. Yaz kuraklığı da Akdeniz kıyılarındaki kadar belirgin değildir.
2-Karadeniz İklimi: Bölgenin iklimi Karadeniz’in etkisindedir. Kıyıda nem
oranı fazla olduğundan yıllık sıcaklık farkları az, yağış fazladır. Yaz sıcaklığı matematiksel konumun etkisiyle Akdeniz kadar yükselmez; kışlar ise güney kıyılarımız kadar olmamakla beraber, ılık geçer. Maksimum yağış sonbahar mevsimine raslar. Yağışlar hemen hemen her mevsimde görülür. Bunu nedeni Karadeniz üzerinden gelen nemli hava kütlelerinin, dağların denize bakan yamaçlarında yükselerek soğumasıdır. Bu bölge sık ormanlarla kaplıdır. Bu özelliği ile diğer bölgelerden ayrılır. Bölge içerisinde yağış miktarı dağların yükselti ve doğrultusuna göre değişir. Doğu Karadeniz’e doğru yağış miktarı artar. Yurdumuzun en fazla yağış alan yeri Rize’dir. (2,5m3)
3-Kara İklimi: Yurdumuzun deniz etkisine kapalı iç kısımlarda görülür. Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile İç Anadolu karasal iklim etkisindedir. Karasal iklimde yazlar kısa ve sıcak, kışlar uzun ve karlıdır. Yıllık ve günlük sıcaklık farkları fazla, yağışlar genellikle azdır. Doğu Anadolu’da yükselti fazla olduğundan, yurdumuzun en soğuk, kışı en uzun, yazı en kısa bölgesidir. İç Anadolu Bölgesi’nden yüksekte olduğu için yağış miktarı bu bölgeden fazladır. En çok yağış, İç Anadolu’da ilkbahar, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde kış mevsimine raslar. İç Anadolu Bölgesi, dağlarla çevrili olduğundan diğer karasal iklim bölgelerinden daha az yağış alır. Güneydoğu Anadolu Bölgesi İç Anadolu’dan daha fazla yağış aldığı halde, buharlaşma şiddetli olduğundan yurdumuzun en kurak bölgelerindendir. Güneydoğu ve iç Anadolu bölgelerinde kuralık en önemli sorunlardandır. Kuraklık nedeniyle bitki örtüsü bu bölgede steplerden oluşur.
KARADENİZ BÖLGESİ
Bölge, Anadolu’nun kuzeyinde ve adını aldığı deniz boyunca uzanan bir şerit biçimindedir. Doğuda, Türkiye - Gürcistan sınırından başlar; batıda Adapazarı Ovası’nın doğusunda (Sakarya Nehri’nin doğusunda) sona erer. Bölge, doğu – batı yönünde 1000 km, kuzey güney yönünde, doğuda 100 km, orta bölümde 200, batıda ise 150 km genişliğindedir. Bölgenin güney sınırı ise Kuzey Anadolu dağlarının iç sıralarının doruk noktalarından geçer.
İklim ve Bitki Örtüsü: Kıyılara denizel, kıyıdan uzak iç kesimlerde karasal iklim görülür. Karasal iklimin görüldüğü yerlerde yazlar sıcak, kışlar soğuk ve kar yağışlıdır. Nemlilik düzeyinin az olması nedeniyle günlük ve yıllık sıcaklık farkları fazladır. Dağların yükselti ve doğrultusu nedeniyle orta Karadeniz’de denizel iklim yayılma alanı, Doğu ve Batı Karadeniz’e oranla daha geniştir. Örneğin, Amasya ve Tokat’ın iklimi Kastamonu ve Bayburt’a oranla daha ılıktır.
Kıyılarda, her mevsimi yağışlı, yazları serin, kışlar ılık özellik gösteren Karadeniz iklimi görülür. Bu iklim birçok yönüyle ılıman okyanus iklimini andırır. Her mevsim görülen yamaç yağışlarına basınç koşulları ve dağ doğrultusu yol açar. Deniz etkisi nedeniyle yazlar serin, kışlar ılık geçer. Yağış rejimi düzenli, maksimum yağış sonbaharda, minimum yağış ilkbaharda görülür.
Her mevsim yağış görülmesi, yaz kuraklığı isteyen buğday, arpa, yulaf, çavdar, mercimek, pamuk gibi ürünlerin yetişmesini önlemiştir. Bölgede tahılın yerini mısır almıştır. Bol yağış; tarımda nadas yönteminin kullanılmamasına, yurdumuzun en geniş ormanlarının bu bölgede olmasına yol açmıştır.
Kış mevsiminde kıyıda ısının sıfırın altına düşmemesi, yani kış ılıklığı; fındık, çay, turunçgil, zeytin gibi ürünlerin yetişmesini kolaylaştırmıştır. İç bölgelerde yağış azlığı; orman örtüsünün azlığına, tahıl ve şekerpancarı gibi ürünlerin öne çıkmasına yol açmıştır.
Dağların denize bakan yamaçları, fazla yağış aldığından gür ormanlarla kaplıdır. İç kısımlarda ise bitki örtüsünü stepler oluşturur. Kıyıdan dağlara tırmandıkça ağaç türlerinde değişme gözlenir. Bu farklılaşma, yükseldikçe sıcaklığın düşmesinin sonucudur. Kıyıdan 800 m kadar yayvan yapraklı ağaçlar, 800 m’den 1500 m’ye kadar karma yapraklı ağaçlar (kayın, gürgen, .... ), 1500 m’den 2000 m’ye kadar iğne yapraklı ağaçlar (çam, köknar, ....), 2500 m’de dağ çayırları görülürken, daha yukarılarda kayalıklar başlar.
MARMARA BÖLGESİ
Türkiye’nin kuzeybatısında yeralan bölge, Marmara Denizi’nin iki yakasında bulunur. Kuzey’de Karadeniz, kuzeybatıda Bulgaristan ve Yunanistan; güneyde, Kazdağı ve Uludağ; batıda, Ege Denizi ve doğuda Sakarya Ovası’nın doğusuna kadar uzanır.
İklim ve Bitki Örtüsü: Coğrafi konumu gereği bölge Akdeniz ve Karadeniz iklimi arasında geçiş iklimi özelliği gösterir.
Trakya’da karasal iklim görülür. Trakya’daki karasallığa basınç koşulları ve yerşekilleri yol açar. Istıranca (Yıldız) dağları, Karadeniz’in nemli havasını iç kısımlara sokmaz. Basınç koşulları nedeniyle hakim rüzgâr, yönü kuzey olduğundan, Balkanlar üzerinden gelen nemli hava kütleleri nemini Balkan dağlarına bıraktığından, nemden yoksun kuru özellik taşıyarak buralara ulaşır. Balkanlardan gelen hava kütleleri Marmara Denizi üzerinden nem alır. Bu nemi Güney Marmara kıyılarına taşır, dolayısıyla denizel iklime neden olur.
Kocaeli platosunda, bozulmuş Karadeniz iklimi görülür. Yazlar Karadeniz iklimine göre daha sıcak, kışlar daha soğuktur. Yazlar yağışlı olmakla beraber, maksimum yağış kış mevsimine raslar. Bu bölümde yaz kuraklılığının olmaması pamuk tarımını olanaksızlaştırır.
Güney Marmara’da kış ılıklığı zeytin alanlarının yaygınlaşmasını sağlamış, yazların sıcak ve kurak geçmesi pamuk tarımını kolaylaştırmıştır.
Bölgede iklim çeşitliliği, bitki örtüsü ve ürün çeşitliliğine yol açmıştır. Ayrıca yağışların yeterince yeterli olması nadas uygulamasının az olmasına yol açar.
Bol yağış alan yerler ormanlarla kaplı iken, yağış miktarının azaldığı alçak yerlerde stepler görülür. Kuzey Marmara’da ormanlar, Trakya’da stepler, Güney Marmara’da maki bitki örtüsü görülür.
EGE BÖLGESİ
Ege Bölgesi, Türkiye’nin Ege Denizi’ne açılan tarafıdır. Kıyı boyunda, Biga Yarımadası’nın güneyinden Marmara – Datça yarımadası güneyine kadar uzanır. Üçgen biçimindeki bölgenin tabanı Ege Denizi’ne dayanır. Bölge doğru daralarak Afyonkarahisar’a kadar uzanır.
İklim ve Bitki Örtüsü: Ege Denizi Akdeniz ikliminin etkisi altında bulunmaktadır. Dağların denize dik uzanması nedeniyle Akdeniz ikliminin yayılma alanı genişler. Dağların arasındaki vadi ve oluklar yoluyla deniz iklimi iç kısımlara kadar sokulabilmektedir. Akdeniz ikliminin görüldüğü kıyı ve çevresinde kışlar ılık ve yağışlı, yazlar sıcak ve kurak geçer. Kıyıdan iç kesimlere gidildikçe sıcaklıklar düşer. Doğal bitki örtüsü, kıyıdan 400 m yüksekliğe kadar maki, daha yüksek ve yağışlı yerlerde ormanlar, iç kısımlarda ise stepler bulunmaktadır.
Kıyıdan iç kısımlara doğru gidildikçe sıcaklık ortalaması düşer; iklim karasallaşır; kışlar soğuk ve kar yağışlı, yazlar sıcak ve kuraktır.
AKDENİZ BÖLGESİ
Türkiye’nin güneyinde yeralan Akdeniz’den adını alan bölgemizidir. Bölge batıda Marmaris’in doğusundan başlar ve doğuda Kahramanmaraş’ın doğusunda sona erer.
İklim ve Bitki Örtüsü: Bölgede tipik Akdeniz iklimi görülür. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlıdır. Kıyıda yıllık yağış ortalaması 1000mm3 dolaylarındadır. Kıyıdan itibaren yükseldikçe sıcaklık düşmekte, yağış miktarı artmaktadır.
Akdeniz kıyıları yurdumuzda kış mevsiminin en ılık geçtiği bölgedir. Buna yol açan nedenler; nemlilik düzeyi, güneş ışınlarının gelme açısı ve Toros dağlarının doğrultu ve yükseltisidir. Toroslar kışın kuzeyden gelen soğuk hava kütlelerinin kıyıya inmesini önler. Maksimum yağış kış mevsimine raslar. Balkanlardan gelen hava kütleleri Basra Körfezi’ne ulaşmak isterken, Akdeniz üzerinde farklı hava kütleleriyle karşılaşır ve Cephe yağışlarına yol açar. Bölgedeki yaz kuraklığı ise dinamik yüksek basınç alanlarının etkili olması, bölgenin alçaltıcı hava hareketlerinin etkisine girmesinin sonucudur. Yazların sıcak ve kurak geçmesi; pamuk tarımına, maki bitki örtüsünün yaygın olmasına yol açar. Kıyıdan 500 – 600 m’ye kadar makilker, onun üstünde 2500 m’ye kadar karışık yapraklı ormanlar, daha yukarıda ise dağ çayırları ve kayalıklar görülür.
İÇ ANADOLU BÖLGESİ
Türkiye’nin ortasında yeralan bölge, alan olarak Doğu Anadolu’dan sonra ikinci büyük bölgemizdir. Bölgenin kuzeyinde kuzey Anadolu dağları, güneyde ise Orta ve Batı Toroslar bölgenin kuzey – güney sınırlarını oluşturmaktadır.
Bölge doğal özellikleri yönünden fazla çeşitlilik göstermez. Yerşekilleri, bitki örtüsü ve toprak tipi geniş alanlar da birbirine benzer.
İklim ve Bitki Örtüsü: Bölgede yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve kar yağışlı olan karasal iklim görülür. Bu durum, etrafının dağlarla çevrili olması nedeniyle, nemli hava kütlelerinin iç kısımlara girememesinin sonucudur.
Maksimum yağış ilkbahara raslar. Yağışlar iç bölgelerden kenarlara, dağlık alanlara gidildikçe artar. En kurak mevsim yazdır. Kışın cepe yağışları, ilkbaharda ise yükselim (konveksiyonel) yağışlar görülür. Yaz kuraklığı tahıl tarımını öne çıkartırken, ilkbahar sıcaklığının yetersizliği pamuk tarımına olanak tanımaz. Yağışın fazla olduğu dağ yamaçları ormanlarda, iç kısımlar ise steplerle kaplıdır. Kuraklık tarımda nadas yönteminin yaygınlaşmasına yol açar. Türkiye’de nadas alanlarının en geniş yer kapladığı bölgedir. Yaz kuraklığının erken başlaması sebze üretimini olumsuz etkiler. Bozkır ve steplerin yaygınlığı küçükbaş hayvancılığın yaygın olmasının nedenidir. Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu’dan sonra yurdumuzun en ormanlık bölgesidir.
DOĞU ANADOLU BÖLGESİ
Türkiye’nin doğusunda yeralan bölge üçgen biçimindedir. Bu üçgenin tabanı Türkiye’nin en doğusunda Bağımsız Devletler Topluluğu’na ve İran sınırına dayanmaktadır. Bölge batıya doğru daralarak Tahtalı Dağları’na dayanır. Kuzeyde Kuzey Anadolu Dağları’na, güneyde Güneydoğu Toros Dağları’na kadar uzanır.,
İklim ve Bitki Örtüsü: Bölgede karasal iklim görülmektedir. Karasallığa yol açan etmenler, yükseltinin fazla olması ve denize kapalılıktır. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise soğuk ve kar yağışlıdır. Ocak ayı ortalaması bütün bölgede 0°C’nin altındadır. Kış mevsiminde sıcaklıklar -30°C, -40°C’ye düşebilmektedir. Yıllık sıcaklık farkları fazladır. Kar örtüsü uzun süre yerde kalır. Bölgede ısının en düşük değerlerine ulaştığı yer Erzurum – Kars bölümüdür. Bölgede güneye gidildikçe ısı artar. Bölge, yükselti fazlalığı nedeniyle İç Anadolu’dan daha fazla yağış alır. Yağış rejimi bölümlere göre değişir. Erzurum – Kars yöresinde maksimum yağış mevsimine, Hakkari Bölümü’nde kış mevsimine, Yukarı Fırat bölümünde kış ve Yukarı Murat – Van bölümlerinde ilkbahar mevsimine raslar. Bölgenin doğal bitki örtüsü bozkırlar ve çayırlardır. Yağışın fazla olduğu yüksek yerlerde ormanlar görülür.
GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ
Anadolu’nun güneydoğusunda yeralan bölge, Güneydoğu Torosların eteğinden başlayarak Suriye sınırına kadar gider. Bölgenin batısında Akdeniz Bölgesi yer alır.
İklim ve Bitki Örtüsü: Bölgede karasal iklim görülür. Yazlar kurak ve çok sıcak, kışlar yağışlı ve soğuktur. Maksimum yağışın kışa raslaması, Akdeniz yağış rejimine benzerliğini gösterir. Yıllık yağış miktarı 550 mm dolaylarındadır. Bölge, İç Anadolu’dan fazla yağış almasına karşın daha kuraktır. Kuraklığın daha etkili olmasında, yaz sıcaklığının fazlalığı yüzünden buharlaşmasının şiddetli olması etkilidir. Bölgede kışın ısı sıfırın altına düşer. Bunda bölgenin denize göre konumu nedeniyle nemlilik düzeyinin az olması etkendir. Yurdumuzda temmuz ayında ölçülen en yüksek sıcaklık değerleri bu bölge aittir. Yazın sıcaklığın 35°; 40°’ye kadar ulaşabilmesinde, enlem, karasallık, dinamik yüksek basınç ve Suriye çöllerinden gelen sıcak rüzgarlar etkendir.
Yurdumuzun, bitki örtüsü yönünden en yoksul bölgesidir. Buharlaşmanın fazlalığı ve yağış azlığı nedeniyle bölgedeki bitki örtüsünü stepler oluşturur. Bölgede ormanlara, Güneydoğu Toros Dağları eteklerinde raslanmaktadır.