> 1 <
Kırık Link Bildir! #97247 23-07-2006 01:11 GMT-1 saat
İnsanlar tanıdım yıldızlar gibiydi, hepsi parlıyordu, hepsi gökteydi. Ama ben seni, güneşi seçtim, bir güneş için bin yıldızdan vazgeçtim?
Bütün mevsimleri bir günde, bütün yılları bir mevsimde yaşamaya razıyım seninle... Bir tutam sevinç, bir tutam umut ve bir tutam mutluluk gönderiyorum sana.
Bir gül olmak isterdim! Neden mi? Beni koparıp kokladığında vücudunun derinliklerine girip bir daha oradan çıkmamak için?
Seni bulmaktan çok aramak isterim! Seni sevmeden önce anlamak isterim! Seni bir ömür boyu bitirmek değil de sana hep yeniden başlamak isterim.
Hani gözler vardır sözleri anlatır, hani sözler vardır gözleri anlatır, bir de aşk vardır seni anlatır...
Beyaz bir güvercin yolluyorum sana; kanatlarında mutluluk, yüreğinde sevgi ve sadakat, karbeyaz tüylerinde umut ve gagasında iyi geceler öpücüğü, yanağını uzat.
Dün gece sen uyurken kızıla boyadım denizleri, uçurumdan attım sessizliği, haber saldım rüzgarlara, fısıldasınlar kulağına seni ne kadar çok özlediğimi...
Sana doğru bir kelebek uçurdum, dağları denizleri aştı seni buldu, yanağına ufacık bir öpücük kondurdu. Hissettin mi?
Uykudan uyanınca insanı uyandığına pişman eden, geri dönmek isteyip de dönemeyince çaresizlikten delirten, hayatta bir defa görülebilen harika bir rüyasın!..
Ağırdır sevmelerim her yürek taşıyamaz, büyüktür umutlarım her omuz kaldıramaz, her şey olur da şu kalbim, bir tek sensiz olamaz.
Mürekkepten denizler, kağıttan gemiler yaptım. Sonra ismini her yere yazdım. İsmini yazınca seni sevdiğimi sandın, ben seni sevmedim sana taptım!..
Seni her düşündüğümde kalbime bir yıldız çiziyorum. Benim şimdi kaç yıldızım var biliyor musun? Benim artık bir gökyüzüm var..
Bugün her zamankinden farklı bir şey yapayım dedim olmadı yine sana defalarca aşık olup seni düşündüm...
Yedi ayrı iklimden yedi çesit arı getirseler yedi çesit arı yedi ayrı çiçeği dolaşsa yedi ayrı çiçekten bal yapsa senin kadar tatlı olamaz...
Ben seni dün sevmedim çünkü dün geride kaldı, ben seni bugün de sevmeyeceğim çünkü bugün de bitecek; ben seni yarın seveceğim çünkü yarınlar hiç bitmeyecek!
Ağzımdan çıkacak söz olsan konuşmam, gözümden akacak yaş olsan ağlamam, kalbime hapsettim seni hiçbir yere bırakmam!
Güneşin doğduğu da bir gerçek battığı da... Kalbimin attığı da bir gerçek, günün bittiği de... Ne çıkar tüm gerçekleri saysak tek tek. Seni seviyorum, işte o en büyük gerçek...
Sen benim hayatımda olduğun sürece, ne sen kimseye rakip ne de kimse sana rakiptir? Çünkü sen benim için daima teksin!
Dünde, bugünde, yarında? Yüreğin kadar yanındayım. Kendini yalnız hissettiğinde elini kalbine koy; ben hep ordayım!
Sana yıldızlar kadar yakın olmak isterdim, her baktığında beni görebilmen için, sana bulutlar kadar yakın olmak isterdim, üzüldüğünde gözyaşlarını yağmur olup silebilmek için, sana sen kadar yakın olmak isterdim ki beni, seni sevdiğim kadar sevebilmen için?
Güneşi seviyorum diyorsun güneş açınca gölgeye kaçıyorsun. Yağmuru seviyorum diyorsun yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun. Korkuyorum sevgilim çünkü beni de sevdiğini söylüyorsun!
Bana öyle bir mektup yaz ki sevgilim açar açmaz duyayım kokunu. Sevda essin başak saçlarında, sesin yüzümü rüzgarla bulsun... Bana öyle bir mektup yaz ki sevgilim, gelsin beni en koyu zulamda bulsun ve öyle bir mektup yaz ki sevgilim varsın ölümüm olsun.
Yardım etmek mi istiyorsun? O zaman dinle; yaşama sevinci getir bana çokça olsun çabuk tükenmeyenlerinden. İhtiyacım var bu ara unutmak üzereyim mutluluğu, unuttum sıcak bir çayın tadını, esen rüzgarın serinliğini, hadi durma öyle hatıralarımı canlandır, iyi olanları?
Ağırdır sevmelerim her yürek taşıyamaz, büyüktür umutlarım her omuz kaldıramaz, her şey olur da şu kalbim, bir tek sensiz olamaz. Mürekkepten denizler, kağıttan gemiler yaptım. Sonra ismini her yere yazdım. İsmini yazınca seni sevdiğimi sandın, ben seni sevmedim sana taptım!.. Güneşin buz tuttuğu yerde bir alev görürsen, bil ki o yalnız senin için yanan kalbimdir.
Eğer seni nasıl ve ne kadar sevdiğimi öğrenmek istiyorsan bana yeni bir dil bulmalısın çünkü sana olan sevgimi anlatmak için kelimeler bulamıyorum. Ama bir şeyi bil ki seni çok seviyorum?
Bir insanı sevmek onunla yaşlanmayı kabul etmek demektir benim için. Ben seni seviyorum ve bir ömür boyu seninle olmak istiyorum.
Kuyruklu yıldızlar vardır, dünyaya yetmiş yılda bir gelirler. İnsanlar onu hayatı boyunca belki bir kez görürler. Ben o yıldızı gördüm, o da sensin birtanem?
Sana bahçeden gül değil güneşten atom koparıp getirmek istiyorum ama kalbim gibi ellerin de yanar diye korkuyorum.
Karanlık gecede önemli değildir yıldızları görmek. Gündüzleri yıldızları görmek marifet, aşık olmak önemli değil, bir ömür boyu sevebilmek marifet?
Seni yıldızlara benzetiyorum onlar kadar uzak onlar kadar erişilmezsin ama bir farkın var onlar bin tane sen bir tanesin.
@--)--) sana dijital bir gül yolluyorum, çünkü bu uzaklarda elimden ancak bu kadarı geliyor. Ama bil ki gerçeğini, gözlerinin içine bakarak vermek isterdim. Ve seni sevdiğimi fısıldamak.. Seni seviyorum! Aşkım, birtanem, her şeyimsin?
Hep kalanlara gidenleri kattım! Bir gün yerine geçemediler. O kalanlara gidenleri kattım yine de bir tane ?sen? edemediler. Önceleri hasreti hiç tatmadım, yarimden hiç ayrı kalmadım, biter diye takvimlere baktım. Zor geldi ayrılık alışamadım. An gelir insan gülerken ağlarmış. Gözyaşları sel olup kalbine akarmış? Seni çok seviyor ve özlüyorum. Bu güzel aşkımıza nokta koyma, sana kucak dolusu virgül getiriyorum?
Uykudan uyanınca insanı uyandığına pişman eden, geri dönmek isteyip de dönemeyince çaresizlikten delirten, hayatta bir defa görülebilen harika bir rüyasın! O kadar güzelsin ki yüzüne bakamıyorum. Titriyor ellerim, ellerini tutamıyorum. Dolanıp sarmak geliyor içimden, saramıyorum. Öylesine bağlanmışım ki, sensiz duramıyorum. Seni çok seviyorum?
Gönlüme taht kurdun, gönlümün sultanı oldun, gece gökyüzünde parlayan yıldızım, sabah ise ruhuma doğan güneşim oldun?
Sen var ya sen aynı sigaram gibisin. Dumanı gözlerin? Külü dudakların... Yalnız aranızda bir fark var sigaramı ben, beni ise sen yakıyorsun...
Bir insanın idealleri olmalı, sonsuzluk gibi. Bir insanın özlemi olmalı, özlemle açan çicekler gibi. Bir insanın bir tanesi olmalı, tıpkkı senin gibi.
O kadar güzelsin ki yüzüne bakamıyorum. Titriyor ellerim, ellerini tutamıyorum. Öylesine bağlanmışım ki sensiz duramıyorum.
Yüreğimdeki tek arzu, hayalimdeki tek tutku, beni yaşatan tek duygu senmişsin bebeğim...
Sen dünyaya sürgün bir meleksin ve ben seni o kadar çok seveceğim ki bir daha cennetine geri dönmek istemeyeceksin...
Sen bazen zifiri karanlık gecemin güneşi, sen bazen hayatın cesaret veren mutluluk yanı ve sen her zaman sevgimin tek nedenisin.
Günün ilk ışıkları sahile vurduğunda, martılar yalnızca ikimizin anlayacağı bir dille şunu fısıldar denizin kulağına: Seni çok özledim...
Seni seviyorum çünkü elini kalbimin üzerinde hissettiğim zaman, üzüntülerimi alıp onların yerine o tarifsiz sıcaklığı koymayı başarıyorsun...
Sana nasıl hitap etmeliyim bilmiyorum. Hayatım desem hayat çok kısa, çiçeğim desem çiçek soluyor. Sana canım demeliyim, çünkü bu can sen oldukça yaşıyor...
Doğan her günün sabahında, içimde gözlerini görebilmek aşkı olmasa, inan hiçbir şeye değmezdi yaşamak..
Ben sevdanın sokağında oturuyorum? Geceler hiç bitmiyor, ben hiç uyumuyorum.
Yüreğim hafif ıslaktır benim kuytu köşelerde ağlamaktan ve rengi hafif uçuktur kurusun diye kaç kez güneşe asmaktan.
Seni unutmak için and içtim gözlerin geldi aklıma vazgeçtim.
Hadi uyandır beni söyle gördüğüm zamansız bir düş mü? Hadi git, uzaklaş, yokluğuna inandır beni. Gerçekten yoruldum her bulduğum yerde seni kaybetmekten.
Gözlerin nehir kirpiklerin köprü olsa, ben üzerinden geçerken ipler kopsa ve düştüğüm yer dudakların olsa.
Buruk hasret dolu geceleri öldüreceğim bir gün bu ayrılık şarkılarını kurşuna dizeceğim ve seni benden ayırdığı için kaderimi mahkemeye vereceğim.
Güller anlatsın sana olan sevgimi, güller anlatsın yanlızlığımı, çaresizliğimi? Yavaş yavaş eriyen yüreğimi güller anlatsın ben anlatamadım?
Rüzgar alabildiğine hırçın,yağmur alabildiğine inatçı, yüreğin ise onlara inat sanki bir liman... Tıpkı gözlerindeki huzur gibi...
Nasıl ki uzaktaki yıldız parlak gelirse insana, uzakta olduğun için tutkunum sana! Hani en güzel aşklar imkansız gelir ya insana, imkansız olduğun için tutkunum sana?
Seni sevdiğim kadar yaşasaydım; ölümsüzlüğün adını aşk koyardım...
Önce düştüğümde kalkmayı, sonra aleve dokunduğumda acıyı, sevmeyi öğrendim, sevilmeyi her şeyi öğrendim de yalnız seni unutmayı öğrenemedim!
Acı ve hüzün bir yıldız kadar uzak, mutluluk gözbebeğin kadar yakın olsun. Umutların gerçek, gerçeklerin mutluluk, mutlulukların sonsuz olsun...
Bir an buruk bir acı saplanırsa yüreğine, gözlerin zamansız takılırsa, kulakların zamansız deli gibi çınlarsa bil ki bir yerlerde özlemişsindir beni?
Gençliğine güvenip erken derken belki elveda bile diyemezsin giderken.
Allah gücü erkeğe, güzelliği kadına vermiş... Ne var ki her şeyi yenen güç, güzelliğe yenilmiş...
Bulutlara yükledim hasretimi, rüzgarlarla yolladım sevgimi, yağmurlar yağdırdım gözyaşlarımla küçük melekler gönderdim seni öpmeye! Geldiler mi?
Nasıl ki uzaktaki yıldız parlak gelirse insana, uzakta olduğun için tutkunum sana! Sana yıldızlar kadar yakın olmak isterdim, her baktığında beni görebilmen için, sana bulutlar kadar yakın olmak isterdim, üzüldüğünde gözyaşlarını yağmur olup silebilmek iÇİN
Eğer gökyüzü bir parça kağıt, deniz bir şişe mürekkep olsaydı yine de sana olan duygularımı yazmaya yetmezdi. Seni o kadar çok seviyorum ki...
Biliyorsun her gökkuşağının bittiği yerde bir hazine saklanırmış. Gökuşağını takip ettim geçenlerde sende bitti... En değerli hazinemsin benim, canımsın.
Bazı rüyalar diğerlerinden çok uzun sürer. Bazıları da çok çok güzel. Benim en uzun ve en güzel rüyam şu an bu mesajı okuyor.
Bana dünya yuvarlaktır dedin, dediğin doğruysa neden geri dönmedin?
Hasret kapımda nöbetler tutuyor. Sevgilim uzak bir şehirde gözlerim onu arıyor...
Bir kuş olup gitsem, aşsam şu enginleri, varsam senin yanına. Öpsem doyasıya, koklasam seni...
En güzel yarınlar senin olsun, sen buna layıksın ömrün mutluluklarla dolsun. Eğer gün gelir de sen beni unutursan, inan ki tatlım canın sağolsun.
Bugün yeni bir meyhane keşfettim mezarlığın karşısında. Bir gün beni arar da bulamazsan ya meyhanedeyim ya da tam karşısında.
Seni günde bir defa düşünüyorum o da 24 saatime maloluyor.
Denizi içerken maviler takıldı boğazıma, karaya vuran balık gibi çırpınıyorum.
Bugün yeni bir meyhane keşfettim mezarlığın karşısında. Bir gün beni arar da bulamazsan ya meyhanedeyim ya da tam karşısında.
Paylaştıkça çoğalan tek şeyin sevgimiz olduğunu hiç unutmayalım ve sevgimizi daima çoğaltalım sevgilim.
Biliyorsun her gökkuşağının bittiği yerde bir hazine saklanırmış. Gökuşağını takip ettim geçenlerde sende bitti... En değerli hazinemsin benim, canımsın. Sana doğru bir kelebek uçurdum, dağları denizleri aştı seni buldu, yanağına ufacık bir öpücük kondur
Mutlu olmayı biliyorsan, sevmeyi bileceksin gerçekten seviyorsan, ömrünü vereceksin.
Bir deniz düşün "susuz", bir gece düşün "uykusuz", bir insan düşün "sevgisiz", bir bahar düşün "çiçeksiz", bir de beni düşün "sensiz"...
Ne seni unutmak için bir çabam var ne de aşkımı körükleyen bir rüzgar... Ne seni görmeden durabilecek kadar güçlüyüm ne de görmeye dayanacak kalbim var.
Hadi gel tut ellerimi! Benimle yan! Benimle meydan oku her çaresizliğe! Benimle uyu benimle uyan. Birlikte varalım nice yıllara...
Ne zaman tutsam ellerini gözlerimin önünden mevsimler geçer, ne zaman gözlerin gözlerime değse samanyolundan bir yıldız düşer.
Yatağını gül yapraklarıyla, rüyalarını papatyalarla süsledim, üzerini sevgimle örttüm tüm kabuslarını da ben aldım ki sen rahat uyu birtanem!
Aşkım yatağın, sevgim yorganın, yüreğim yastığın olsun iyi uyu birtanem.
Sen seni seveni görmeyecek kadar körsen, O da sana sevgisini söylemeyecek kadar gururludur.
Bir gün dudakların kurursa okyanusu getiririm sana, akşam ayazında titrersen güneşi getiririm sana, eğer gönlün bir sevgi ararsa kalbimi söküp getiririm sana...
Sesini duysam da her an yüzünü görmek gibi değil, özlediğimi bil her an hiçbir şey seni sevmek gibi değil...
Yatağını gül yapraklarıyla, rüyalarını papatyalarla süsledim, üzerini sevgimle örttüm tüm kabuslarını da ben aldım ki sen rahat uyu birtanem!
Aşkım yatağın, sevgim yorganın, yüreğim yastığın olsun iyi uyu birtanem.
Sen seni seveni görmeyecek kadar körsen, O da sana sevgisini söylemeyecek kadar gururludur.
Yapraklar sararıp dökülürken yere, yaşlı gözlerini çevirip göklere, her gün istemem yılda bir kere, adımı anmayı sakın unutma!
Kimsin sen? Yaşamak isteyip de yaşayamadığım umutlarım, farkında olmadan yıllardır beklediğim mi? Kimsin sen? Sen benim sevdiğimsin, sevdiğimi söyleyebildiğim...
Gözlerin gözlerimde, ellerin ellerimde, aşkın içimde ve ruhun bedenimde olduğu sürece seni çok sevmeye devam edeceğim...
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu