Kırık Link Bildir! #113492 12-08-2006 21:53 GMT-1 saat
Aslında patlıcangillerden bir bitki olan tütün, Amerika kıtasının keşfinden sonra İspanyollar ve Portekizliler tarafından Avrupa'ya getirilmiştir. Fransa ve öbür ülkelerde tanınması 1560 yılında Fransa'nın Lizbon büyükelçisi Jean Nicot'un Fransız Kraliçesi Catherine de Medicis'e ilaç olarak yollamasından sonra olmuştur. Bu nedenle tütüne bilimsel olarak Nicot'nun adı, 'nicotiana tabocum' ismi verilmiştir.
Sigara 1830 yıllarında ortaya çıkmıştır. Başlangıçta elle sarılırken, 1861-1875 arasında ilk makineler yapılmıştır. Makinelerde sarım ve doldurma şekilleri ile üretim hızı sürekli geliştirilmesine rağmen sigaraların kağıtları hala zamkla yapıştırılmaktadır.
1950'lerden önce filtreli sigaralar yoktu. Gerçi sigaranın zararları hakkındaki görüşler gittikçe artıyordu ama henüz bilimsel bir ispatı yoktu. Sigara firmaları sigaranın zararlı olmadığı konusunda insanları ikna etmek için epeyce reklam parası ödüyorlardı.
1950'lerde sigara ile akciğer kanseri arasındaki ilişkiyi yansıtan çalışmalar ortaya çıkmaya başladı. Sigara piyasası da bunun karşılığında filtreli sigaraları piyasaya sürdü. Filtre ile sigaradaki nikotin ve katranın süzüldüğü reklam edildi. Filtreli sigaralar 1960'tan sonra piyasayı ele geçirdiler.
Yanmakta olan bir sigaradan çıkan dumanda, imalat sırasında ilave edilenler hariç 4.000'den fazla kimyasal madde vardır. Temel toksik maddeler ise nikotin, karbon monoksit ve hidrokarbonların çoğunu içeren partiküllerdir. İnsanda hoşluk duygusu ve bağımlılık yaratan madde ise nikotindir.
Tütünde ağırlık olarak nikotin, yaklaşık yüzde 5 oranındadır. Sigaralarda markasına göre 8-20 miligram nikotin vardır ama sadece l miligramı vücut tarafından absorbe edilir. Nikotinin 120-160 miligramlık miktarı insan için öldürücüdür. Nikotin vücutta çok kalmaz. 6 saat sonra l miligram nikotinin sadece 0,031 miligramı vücutta kalır, ancak idrar testi ile bir iki gün önce sigara içilip içilmediği anlaşılabilir.
Sigara dumanı binlerce farklı maddenin karışımı olmasına ve insan beyni üzerinde bağımlılık etkisini nikotinin oluşturmasına rağmen insan vücudu üzerinde asıl yıkıcı etkiyi yapan, akciğer kanseri gibi hastalıklara neden olan madde katrandır. Sigarada tiryakilere keyif veren madde ile hastalıkları yapan madde farklıdır ama tek başına birinin oranının düşürülmesi öbürünün oranını arttıracağından sigaranın zararını azaltacağına arttırabilir.
İlk filtreli sigaralardaki filtreler aslında hiçbir şeyi azaltmıyorlardı yani filtresiz sigaralardan daha az zararlı değillerdi. Sonraları 'daha az nikotin', 'daha az katran' sloganları ile 'light' sigaralar üretilmeye başlanıldı. Gerçekte ise bu sigaralarda da diğerlerinde olduğu kadar tütün vardır. Fark filtrededir. Bu tip sigaraların filtrelerinde gözle görülmeyen ince delikler vardır. Sigaradan nefes çekildiğinde bir miktar hava da dışardan çekilmiş olur.
Böylece sigara dumanından daha az çekilmiş, daha az nikotin ve katran alınmış olur. Normal bir sigaradan 10-15 miligram katran alınırken 'light' sigaradan 5 miligram alınır. Ancak 'light sigaradan da normalden daha fazla nefes çekilirse sonuç değişmez, yine aynı miktarda nikotin ve katran alınmış olur. Çevredeki havayı dumanı ile kirletme miktarı her iki tip sigarada da aynıdır.
Bazı sigaralar kendi kendilerine yanarlarken külleri de dökülmeden durur. Bunda kağıdın gözenekli yapısının ve katkı maddelerinin de etkilen vardır ama asıl önemli olan tütünün dolduruluş şeklidir. Sıkı doldurulan tütün parçaları arasında hava yani oksijen iyice azalacağından yanma daha kontrollü ve yavaş olur.
Sigaranın dibine kadar yanmasına rağmen filtresinin yanmamasının sebebi filtre ile sigarayı birbirine bağlayan ancak filtrenin değil sigaranın üstünü saran ve yanmaz bir kağıt türünden yapılmış olan ince şerittir.