Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Kullandığınız Sosyal Medyayı Seçin
Yeni Klasör 8 yıldır sizin için en güvenli hizmeti veriyor...

Teknoloji dünyasındaki son gelişmeler ve sürpriz hediyelerimiz için bizi takip edin.

Allah’ın zatını, aklımızla anlayabilir miyiz?

> 1 <

DADALOĞLU

grup tuttuğum takım
Yüzbaşı Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 832 ileti
Yer: Ahkam-ı İslam
İş: KELİMETULLAH
Kayıt: 02-07-2006 17:26

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
kırık link bildirimi Kırık Link Bildir! #129563 13-10-2006 11:07 GMT-1 saat    
Akıl, Allah’ın zatının varlığını bilir, ancak mahiyetini bilemez. Henüz kendi mahiyetini bilmeyen insan aklının, böyle bir yola girmesi onu ancak şirke düşürür. Çünkü Allah’ın zatı hakkında her ne düşünse bunlar onun kendi düşüncesinin mahsulüdür. İnsan ancak Allah’ın yarattığı şu varlık alemini anlamaya çalışabilir, Onun mahlukatını tefekkür edebilir; zatını değil. Onun zatının kutsî mahiyetini ancak kendisi bilir.

Ne göz her varlığı görür, ne kulak her sesi işitir, ne de akıl her şeyi anlar. Her şey Allah ın mülkü ve mahlûku. Akıl ise o her şeyden sadece bir şey. Ve her mahlûk gibi, o da mahdut, sınırlı. Henüz bir hücreyi bile tam olarak izah edememiş, genin şifrelerini çözememiş. Öte yandan galaksilere sınır biçememiş, semanın büyüklüğünü rakamlara dökememiş. Kısacası, insan aklı henüz mahlûkat dairesini bütünüyle anlamış değil. Bu hâliyle kalkıyor, hâlıkıyeti anlamaya, Allah ın mukaddes zatı hakkında tahminler yürütmeye zorlanıyor.

Kaldı ki, akıl henüz kendini anlamaktan âciz. Akıl nedir? Nasıl çalışır? Duyu organlarıyla edindiği bilgileri nasıl yoğurur? Hâfızadan nasıl yardım alır? Elde ettiği neticeleri hâfızaya ne ile gönderir? Bu ve benzeri nice sorulara insanoğlu cevap bulmuş değil. Aslında aklın kendi mahiyetini bilmemesi insan için büyük bir irşat kapısı, büyük bir hidayet vesilesidir. "Henüz kendini layığınca bilmeyen bir âletin öncülüğüne fazla güvenilmez." diye bir ikaz işaretidir.

Hiçbir akıl kendi mahiyetini bilemez ve yine hiçbir akıl kendi varlığından şüphe etmez. Bu, ilâhi hikmetin bir şifresidir. Bu şifreyi çözebilen insan, ne bu âlemin bir sahibi olduğundan şüphe eder, ne de Onun kutsî zâtını anlamaya zorlanır.

Her biri değişik özeliklere sahip ve farklı işler gören organlarımızı; "gözümüzü, kulağımızı, kalbimizi, ciğerimizi" bir an için şuurlu farz edelim ve onlara ruhu soralım, "Ruhu nasıl bilirsiniz?" Diyelim. Bu organlardan, şuurunu yerinde kullananlar diyeceklerdir ki, o hepimizi idare eden ve hiçbirimize benzemeyen bir başka varlıktır. Onun hakkında ne konuşsak, yalan olur. Onu neye benzetsek hata yaparız.

İkisi de mahlûk oldukları halde, bedenin organları ruhu anlayamıyor. O halde, bir mahlûk olan akıl, kendi hâlikının kutsî mahiyetini nasıl anlayabilir? Onun mukaddes zâtını nasıl kavrayabilir?...

Mahluk ve sınırlı olan insan aklı, bütün sıfatları sonsuz kemalde bulunan Allah ın zatını elbette idrak edemez. Onun zatının kutsî mahiyetini ancak kendisi bilir.

Resulullah Efendimiz (asm.), Allah ın zatı hakkında tefekkür etmenin şirk olduğunu bize haber veriyor. Yani, böyle bir düşünceye dalan insan Allah a ortak koşma yolundadır. Çünkü, akıl neyi anlarsa, hâfıza neyi alır, hayal neye ulaşırsa, bütün bunlar tıpkı, gözün gördüğü, kulağın işittiği, dilin tattığı varlıklar gibi birer mahlûk olurlar. Bu âletlerin hepsi yaratılmıştır ve bu terazilerin tartabildikleri de ancak mahlûk olabilir, hâlik olamaz. Akıl mahluk olduğu gibi, onun düşündükleri de mahluktur. İnsan, Allah ın zatı hakkında her ne düşünse, mahlukattan elde ettiği bilgiler ve görgüler çerçevesinde düşünecek ve mutlaka hataya düşecek, yanlış karar verecektir.

Allah ı, kendi aklının sınırlı kalıplarıyla değil, Allah kelamı olan Kur’an ile bilen insan hakikate ermiştir. Beşer aklının bu vadide konuşacağı sözler çok sınırlıdır. Allah ın zatı gibi, sıfatları, fiilleri, isimleri, kullarından istekleri, emir ve yasakları hakkında da bu zayıf aklın gendi gücüyle bize söyleyeceği fazla bir şey yoktur..


Mehmet Kırkıncı

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


Pc_PoLiCe

grup tuttuğum takım
Er Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 1 ileti
Yer: istanbul
İş: ÖqRencii
Kayıt: 26-11-2006 10:11

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
#144412 26-11-2006 10:28 GMT-1 saat    
doğru cok güzel

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


gorkem1144

grup tuttuğum takım
Cezalı Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 4 ileti
Yer: izmir
İş: öğrenci
Kayıt: 26-11-2006 10:33

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
#144416 26-11-2006 10:38 GMT-1 saat    
Bencede

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


adaletinreisi

grup tuttuğum takım
Albay Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 2427 ileti
Yer: komuta merkezi
İş: TeşkilatiEsasiye
Kayıt: 25-06-2006 06:09

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
#144901 28-11-2006 16:01 GMT-1 saat    
ALLAH(C.C) RAZI OLSUN KIRKINCI HOCA EFENDİNİN SOHBETLERİNİDE ÖZLEMİŞTİK +

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


Devlet-i Ebed Müddet

immortal

grup tuttuğum takım
Yüzbaşı Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 734 ileti
Yer: Yeniklasor.com
İş:
Kayıt: 04-09-2006 16:40

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
#144903 28-11-2006 16:04 GMT-1 saat    
abim emeğine sağlık çok güzell

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


ZaLiMk

grup tuttuğum takım
Er Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 21 ileti
Yer:
İş: öğrenci
Kayıt: 06-12-2006 18:14

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
#146815 06-12-2006 20:46 GMT-1 saat    
Yüreqine Saqlık Halaoqlu

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


MeHmEtaLiCe
Geldi geçti..

grup tuttuğum takım
Yarbay Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 5625 ileti
Yer:
İş:
Kayıt: 10-11-2006 18:23

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
#147243 08-12-2006 20:26 GMT-1 saat    
Saol abi eline saglık

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


> 1 <