Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Kullandığınız Sosyal Medyayı Seçin
Yeni Klasör 8 yıldır sizin için en güvenli hizmeti veriyor...

Teknoloji dünyasındaki son gelişmeler ve sürpriz hediyelerimiz için bizi takip edin.

Çok Düşündürücü bir konuşma

> 1 <

heykimsinsen

grup tuttuğum takım
Teğmen Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 375 ileti
Yer: Pişmaniye Diyar
İş: Muhasip
Kayıt: 31-05-2006 11:04

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
kırık link bildirimi Kırık Link Bildir! #129618 13-10-2006 14:03 GMT-1 saat    
Lütfen okunyun,


Alıntıdır





Doğan Cüceloğlu'nun eğitimdeki katılımcılarla aralarındaki konuşma:



D.C.: Arkadaşlar, aranızda ölümcül hastalığı olan var mı?

Katılımcılardan Biri: Allah'a şükür, hocam, bildiğimiz kadarı ile yok.

D.C.: Ne güzel! Peki, bana, istisnasız tüm insanların, yani altımilyar
insanın da başına geleceği garanti bir şey söyler misiniz?



Cevap neredeyse otomatik olarak çıkar:

Katılımcılar: Ölüm.

D.C.: Gerçekten de ölüm tüm insanların başına geleceği kaçınılmaz olan tek
şeydir. Doğum da tüm insanların başına kesinlikle gelmiştir, ama bundan
sonra gelmesi kesin olan tek şey ölümdür. Diğer hiç biri insanların
tümünün başına gelmeyecektir. Peki, madem öleceğimiz garanti, bu benim
ölümcül bir hastalığım olduğunu göstermez mi?



Katılımcılar burada sessizce, başlarıyla onaylamaya başlar. Öleceğim belli
ise benim ölümcül bir hastalığım olduğu da açıktır.



D.C.: Peki, ne zaman öleceğimizi biliyor muyuz?

Katılımcılar: Hayır

D.C.: Şu saniye içinde olma olasılığı var mı?

Katılımcılar: Var.

D.C.: Yarın?

K:Evet.

D.C.: 30 yıl sonra?

Katılımcılar: Olabilir.

D.C.: Peki bunlardan hangisinin sizin başınıza geleceğini biliyor musunuz?
Mesela bu akşam eve sağ salim varacağınızı nereden biliyorsunuz?



Sınıf sessizce dinlemeye devam eder. Çünkü genellikle yaşama böyle hiç
bakmamışlardır.



D.C.: Peki bir de tersini düşünelim, bu akşam eve döndüğünüzde, bu sabah
evden çıkarken sağ salim bıraktıklarınızı sağ bulma garantiniz nedir? Var
mıdır böyle bir garanti?

Katılımcılar: Yoktur hocam.

D.C.: Peki nereden biliyoruz, az sonra telefonumuzun çalmayacağını ve
evdekilerden birinin az önce öldüğünün bize söylenmeyeceğini?



---Katılımcılar burada rahatsız olmaya başlarlar. --

Katılımcılar: Hocam konuyu değiştirsek?

D.C.: Ama en yalın ve açık gerçek üzerine konuşuyoruz, biraz daha devam
edelim bence. Peki, acaba bunu dün gece bilseydiniz, yani evde akşam
birlikte olduğunuz kişilerden birinin yarın ölüm günü olduğunu
bilseydiniz, o zamanı aynı dün gece olduğu biçimde mi geçirirdiniz? Yoksa
farklı şeyler mi yapardınız?

Katılımcılar: Kesinlikle çok farklı geçerdi Hocam.

D.C.: Şimdi sizden rica ediyorum, lütfen bir an arkanıza yaslanın,
gözlerinizi kapatın ve bu sabah evden çıkarken evde bıraktıklarınızdan
birinin gerçekten öleceğini düşünün, dün akşamınızı nasıl geçirirdiniz?
Aynı iletişim mi olurdu? Onunla aynı konuları mı konuşurdunuz? Aynı
konular, tartışma ya da gerginlik konusu yaratır mıydı? Yoksa önemsiz hale
mi gelirdi? Bu sabah evden çıkarken, bu son görüşünüzde ona ne derdiniz?
Onun boynuna sarılmakta tereddüt eder miydiniz? Çok sıkı sarılmaya mı,
aynaya mı vakit ayırırdınız? Ona "yüreğinizin taa derininden gelen bir
"seni gerçekten çok seviyorum" demeye ne gerek var diye düşünür müydünüz?
Onun ölecek olması sizin ona duyduğunuz sevgiyi yoğunlaştırmaz mıydı?



---Burada bazı katılımcıların ağladığı olur. Belli ki dün akşam
yaptıklarından bir kısmının ne kadar anlamsız olduğunu şimdi fark
etmişlerdir. ---



D.C.: Şimdi gözlerinizi açabilirsiniz, acaba kaç tartışmamızı bu kadar
gereksiz biçimlerde yapıyoruz, kaçı gerçekten yaşamda karşımızdakinin
varlığından daha önemli, hangilerinde "şimdi kalbini kırdım, ama zaman
içinde ben ondan özür dilemesini bilirim?" diye kendi kabuğumuza çekilip
tartışmaları donduruyoruz. Yarattığımız kırgınlıkları tamir etme
olanağımız gerçekten var mı? Buna zamanımız gerçekten kaldı mı?

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


adaletinreisi

grup tuttuğum takım
Albay Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 2427 ileti
Yer: komuta merkezi
İş: TeşkilatiEsasiye
Kayıt: 25-06-2006 06:09

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
#129844 14-10-2006 07:04 GMT-1 saat    
güzel doğan cüceloğlunun birçok kitabını okumuştum kişisel gelişim olarak yararlı ama oğuz saygın kitapları çok daha faydalı,

Negatif Limanlardan Pozitif Sulara

Her şeyi yapabilirsiniz!

Evet, "Yapabileceğinize inandığınız her şeyi yapabilirsiniz". Bu mesajı yaşanmış olaylarla vermeye çalıştım sizlere.

Çünkü amacım kurallar anlatmak değil, kişilerin pozitif yaşamalarını sağlayabilecek bir rota belirleyebilmelerine yardımcı olmaktı.

Bu nedenle kitabımın, ismiyle bile kişilere olumluyu yansıtmasını ve çağrıştırmasını istedim.

Unutmayın!...

Geminin rotasını kaptan belirler. Hayatınızın rotasını düşünceleriniz. Düşüncelerinizin rotasını ise yalnız ve yalnızca siz.

negatif limanlardan pozitif sulara kitabından bir alıntıdır...

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


Devlet-i Ebed Müddet

ondokuz

grup tuttuğum takım
Er Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 18 ileti
Yer: Mersin
İş: Ögrenci&Satiş danışmanı
Kayıt: 13-10-2006 22:46

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
#129847 14-10-2006 07:15 GMT-1 saat    
Ewt bu yazı iki gun once bana mail olarak gelmişti we cok etkilenmiştim we yazıdan sonra dargin oldugum arkadaşimla hemen bariştim.Gercekten acı ama gercek we gunumuzde hepimizinde yaptigi sey.Paylaşim için cok tskr:)

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


> 1 <