Sevmek...Tanrının bize bağışladığı en yüce duygulardan bir tanesi...Yaşamımıza renk katan yegane şey. Sevmek ve sevildiğini hissetmek, hissettirmek. Sevmek... her şeyi, dünyayı, yaşamayı, insanları, kuşları, çiçekleri, denizi, suyu, herşeyi, kendimizi bir de. Biz ulus olarak sevgi dolu insanlarız aslında, yüreğimiz hep bu ışıltılarla dolu. Ama sevgimizi dile getiremiyoruz yeterince. Hep içimizde, yüreğimizde saklı tutuyoruz, nedense kullanmayıp saklıyoruz. Halbuki ne güzel iki kelimedir Seni Seviyorum diyebilmek. Bu gizemli kelimeyi kullanmaktan korkmasak, içimizden geldiği gibi ve hissettiğimiz anda söyleyebilsek keşke sevdiklerimize.
Düşünün , sabahın ilk ışıklarında yeni açmış bir çiçeğin yaprağındaki çiğ tanesi ile size gülümsemesini bir kez. İçimizi mutlulukla dolduran bu sıcak tablo karşısında seni seviyorum güzel çiçek demek, ne hoş bir karşılamadır onu. ( aptalca mı geliyor size, gelmesin lütfen) Yada aynada yüzünüze bakarken içten gelen bir gülümseme ile kendi kendimize seni seviyorum desek, diyebilsek keşke.
Seni seviyorum öyle sihirli ve güçlü iki sözcüktür ki aslında; söylendiği anda karşımızda akan suları bile durdurur anında. Eşimize, kızımıza, sevgilimize, emektar köpeğimize, yetiştirdiğimiz çiçeklere, büyüklerimize , tüm sevdiklerimize söyleyelim her an içimizden geldiğinde; duraksamadan, acaba tepkileri ne olur, yada çok söylemeyeyim etkisi azalır diye düşünmeden. Olabilir mi hiç böyle bir şey, etkisi azalabilir mi hiç. Bu iki sözcük ne kadar sık kullanılırsa insanın içini o kadar okşar, o kadar sevgi ile doldurur, ilişkileri düzene sokar, uzakları hemen yakınlaştırır, mesafeleri yok eder. Ne güzel bir şeydir bunu sıkça kullanabilmek, alışkanlık haline getirip söyleyebilmek.
Hayatın ne kadar acımasız, ne kadar kısa olduğunu, belki yarın sevdiğimiz ve değer verdiğimiz kişileri bir daha bulamayacağımızı düşünecek olursanız; bence şu anda, şu saniyeden itibaren, daha fazla geç kalmadan söyleyelim, haykıralım sevgimizi; seni seviyorum diyelim.
Eşimizi yada sevdiklerimizi yolculuğa uğurlarken hazırladığımız bavulun içine, giyisilerin arasına seni seviyorum yazan minicik notlar iliştirelim. Bizden önce eve geleceğini bildiğimiz anlarda yine onlar için evin çeşitli yerlerine seni seviyorum mesajları bırakalım. İnanın o mesajları gördüklerinede yaşayacakları mutluluğu kelimelerle anlatmak mümkün olmaz. Bu öylesine güzel bir sıcaklık, öylesine güzel bir yakınlaşmadır, sözcüklere sığdıramazsınız gücünü.
İçimizde tutup, saklayıp, ayda yılda bir kez söylediğimizde; hayatımızdaki keşkelerin sayısı hızla artacaktır inanın buna. Oysaki keşkelerin geri dönüşleri yoktur; giden yıllarla birlikte onlarda gider, yakalayamazsınız.
O halde gelin kullanmaktan çekinmeyelim, seni seviyorum demeyi de sevelim, tüketelim bolca. Bilin ki siz kullandıkça tükenmeyecek, size geri dönüşleri katlanarak artacaktır.
Sevgiyle kalın...
------SENI SEVIYORUM CÜNKÜ?------
Seni seviyorum, çünkü sende ruh var. Yapacağın her işe ruhunla sarılıyorsun. Severken de böylesin. İş olsun diye değil, gerçekten ruhunu da doyuma ulaştırmak için seviyorsun.
Seni seviyorum, çünkü yaşanmış bunca sahte hayatın içinde tek gerçek olan seni belledim. Yapmacık sevdalardan, bitmek tükenmek bilmeyen elde etme hırsından eser yok sende.
Seni seviyorum, çünkü korkmadan açıyorum yüreğimin tüm kapılarını sana. Biliyorum ki hoyrat davranmayacaksın, biliyorum ki kanatmayacaksın yüreğimi.
Seni seviyorum, çünkü nefesin ılık bir meltem gibi okşuyor bedenimi. Sert, kuzey rüzgarları gibi yıkıcı değilsin hiçbir zaman. Senin bu yumuşaklığın, benim sivri yönlerimi de törpülüyor.
Seni seviyorum, çünkü içimdeki yaramaz çocuğu ortaya çıkarmayı biliyorsun. Benimle çocuklaşıyorsun sen de. Hayatı bu kadar ciddi alanlara inat oyunlar oynuyoruz birlikte, bıkmadan usanmadan.
Seni seviyorum, çünkü sende yüreğinin sesini dinliyorsun benim gibi. Hesap yapmıyorsun, karşılık beklemiyorsun. Kendin için, kendini mutlu etmek için seviyorsun.
Seni seviyorum, çünkü öylesine büyük bir coşku veriyorsun ki bana, her zorlukla hiç korkmadan, hiç yorulmadan mücadele edebilecek gibi hissediyorum kendimi. Her gün yeniden bitmeyen bir enerjiyle doluyorum.
Seni seviyorum, çünkü ben karanlıkta yolunu kaybetmiş, nereye gideceğini bilmeyen biriyken, ışığınla aydınlattın yolumu. Bu hayatı sundun ellerinle, aşkı armağan ettin. Geçmişe dair tüm acı izleri sildin.
Seni seviyorum, çünkü ihanet yok bizim aşkımızda, yalanlarla örülmüş sahte duygular yok. Birbirimizi kırmadan en çıplak halimizle yaşıyoruz bu aşkı. Zaten aşk dediğin de böyle yaşanmalı.
Seni seviyorum, çünkü uzaklığına tahammülüm yok. Her şeyde beklemeyi biliyorum. Ama konu sen olunca, sabır diye bir şey kalmıyor bende. Özlemine dayanmak dünyanın en zor şeyi.
Seni seviyorum, çünkü kendinle barışıksın. Kendini seviyorsun, kendine saygı duyuyorsun. Bu seni kendine güvenen bir insan yapıyor. Böylece, hayata daha çok bağlanıyorsun. Hayata bağlılığın, beni de sana bağlıyor.
Seni seviyorum, çünkü beklentisiz sevmenin ne olduğunu biliyorsun. "Önce sen beni sev, ben seni daha sonra severim," demiyorsun. Açıyorsun yüreğini cesurca. Cesaretinle beni kendine hayran bırakıyorsun.
Seni seviyorum, çünkü her insanda var olan zayıflıklarını saklamıyorsun. Kendini olduğundan farklı göstermiyorsun. Ağlaman gereken yerde ağlıyorsun, gülmek istediğin zaman gülüyorsun.
Seni seviyorum, çünkü bana değer veriyosun. Gözünden bile sakınıyosun beni.Benim için endişe duyuyorsun, beni merak ediyorsun. Birisi tarafından merak edilmek meğer ne kadar güzel bir şeymiş.
Seni seviyorum, çünkü gecenin bir yarısı kötü bir rüyadan uyandığımda sıkıntımı seni düşünerek atabiliyorum üzerimden. Böyle rahatlatıcı bir yanın var senin.
Seni seviyorum, çünkü heyecanını hiç kaybetmiyorsun. Bir hedefe ulaştığın zaman rahatlayıp kenara çekilmiyorsun. Önüne yeniden hedefler koyup , aynı heyecanla devam ediyorsun
Seni seviyorum, çünkü doğadaki her canlıya sevgiyle bakabiliyorsun. Üşümüş bir sokak kedisi gördüğünde içinin acıdığını biliyorum. Her canlıya yardımcı olabilmek için çırpınıyorsun
Seni seviyorum, çünkü ne kadar zorlu olursa olsun bir sorunu çözmekten vazgeçmiyorsun. Kaçmanın ya da ertelemenin o sorunu çok daha fazla büyüteceğini biliyorsun.
Seni seviyorum, çünkü almak için önce vermek gerektiğini biliyorsun. Sonsuz bir sevgi denizi var senin içinde. Sevgiyi bulmak için önce içindeki sevgi denizinin suyunu çevrene saçman gerektiğinin farkındasın.
Seni seviyorum, çünkü beni baştan çıkarıyorsun. Tukunun ateşimde eriyorum seninle. Dokunduğum an öyle bir sıcaklık kaplıyor ki bedenimi, üzerime buz yağsa üşümeyeceğimi biliyorum.
Seni seviyorum, çünkü mantıklı davranmak adına duygularını ertelemiyorsun. Yaşamak istediğin her şeyi "Hemen, şimdi!" yaşamak istiyorsun. Hayatı ıskalamamak gerektiğini çok iyi biliyorsun.
Seni seviyorum, çünkü bencil değilsin. Sadece kendini düşünmüyorsun. Aşkın iki kişilik yaşanması gerektiğinin farkındasın. Attığın her adımı, içine beni de katarak atıyorsun
Seni seviyorum, çünkü senden çok şey öğreniyorum. Bana, hayatıma bambaşka tatlar getirdin. Hiç bilmediğim şeylerden haberim oldu. Ve sen de benden çok şey öğrendin. Birbirimizin ufkunu genişlettik, yenilendik .
Seni seviyorum, çünkü hayatını bir şeylere sahip olmak adına harcamıyorsun. ''Elimdeki bana yeter'' diyebilme erdemine sahipsin. Gözün aç değil , yetinmeyi biliyorsun.
Seni seviyorum, çünkü gösteriş yapmak , hava atmak , büyüklük taslamak gibi huylara sahip değilsin. Kendini olduğundan farklı göstermiyosun. Hatta bazen seni yanlış anlarlar diye kendinde var olanı bile saklıyorsun.
Seni seviyorum, çünkü güven denen şeyin var olduğuna dair tüm umutlarımı kaybetmişken , bu duyguya ne kadar ihtiyacım oldığunu anladım sayende. Bana verdiğin güvenle şimdi dimdik duruyorum kalleşliklerin karşısında.
Seni seviyorum, çünkü kıskanıyorsun beni. Öyle tadında , öyle kararında kıskanıyorsun ki bu çok hoşuma gidiyor. Ne aşırıya kaçarak sıkıyosun beni , ne de hiç kıskanmayarak umursamaz görünüyorsun.
Seni seviyorum, çünkü seninle geleceğe dair planlar yapabiliyorum. Bugünü yaşarken , yarını da unutmadan hedefler koyabiliyorum önüme. Ulaşmak istediğim her yerde , her hedefte de seni görüyorum. Çünkü benimle birlikte yürüyorsun.