Kırık Link Bildir! #166889 12-02-2007 12:33 GMT-1 saat
Yamaç tırmanışı yapmayı çok istiyordu. Bir gün cesaretini toplayarak bir grup tırmanışına katıldı. Tırmanacakları yere vardıklarında. Neredeyse duvar gibi dik, büyük ve kayalık bir yamaç çıktı karşılarına . Tüm korkularına rağmen azimliydi. Emniyet kemerini taktı, ipi yakaladı ve kayanın dik yüzüne tırmanmaya başladı.Bir süre tırmandıktan sonra nefesleneceği bir oyuk buldu. Orada asılı dururken, gruptan yukarı da ipi tutan kişi dalgınlığa düşerek ipi gevşetiverdi. Aniden boşalan ip, hızla gözüne çarparak lensini düşmesine sebep oldu.Lens çok küçüktü ve bulunması neredeyse imkansızdı. Lens yamacın ortasında bir yerlerde kalmıştı ve artık bulanık görüyordu.Ümitsizlik içinde lensini bulması için Allah'a dua edebilirdi yalnızca.Ve içten içe düşünüp dua etmeye başladı. Allahım! Sen bu anda buradaki tüm dağları görürsün.Bu dağlar üzerindeki her bir taşı ve yaprağı bildiğin gibi, benim lensimin yerini de biliyorsun.Onu bulmama yardım et.
Patikalardan yürüyerek aşağı indiler.Aşağı indiklerinde, tırmanmak üzere oraya doğru yeni gelen bir grup gördüler.İçlerinden biri Aranızda lens kaybeden var mı? diye bağırdı.
Sonradan öğrendiğine göre, lensi bir karınca taşıyordu ve karınca yürüdükçe yavaşça kayanın üzerinde hareket edip parlayan lens oradakilerin dikkatini çekmişti.
Eve döndüklerinde lensini nasıl bulduklarını babasına anlatacak ve babası da ağzıyla lens taşıyan bir karınca resmi çizerek, karıncanın üzerindeki baloncuğa şunları yazacaktı:
Allahım!Bu nesneyi neden taşıdığımı bilemiyorum.Bunu yiyemem ve neredeyse taşıyamayacağım kadar ağır.Ama istediğin sadece taşımamsa SENİN İÇİN taşıyacağım.