> 1 <
Kırık Link Bildir! #173595 14-03-2007 09:25 GMT-1 saat
Loise adinda, çok fakir giyimli bir kadin, yüzünde derin bir hüzünle bir markete girer. Market sahibine mahcup bir sekilde yaklasir. "Kocasinin çok hasta oldugunu, çalisamaz duruma düstügünü ve yedi çocugu ile birlikte aç kaldiklarini ve yiyecege ihtiyaçlari oldugunu" söyler. John adindaki market sahibi, ona ters bir sekilde bakar ve derhal dükkanini terk etmesini söyler.
Bu davranis Loise'i çok üzer ama, ailesinin ihtiyaçlarini düsünerek, "Lütfen efendim" der, "Paramiz olur olmaz getirip borcumu ödeyecegim." John, kendisine bir kredi açamayacagini, çünkü onun eski bir müsterisi olmadigini, kendisinde bir hesabinin bulunmadigini söyler.
O sirada dükkanin girisinde bekleyen bir müsteri, ikisinin arasinda geçen bu konusmayi duymustur. Markete girerek John'a yaklasir ve "Ben o kadinin almak istediklerine kefilim" der. "Ailesinin ihtiyaci olan seyleri ona ver."
Market sahibinin yüzü burusur. Çok isteksiz bir sekilde kadina döner ve "Bir alis-veris listen var miydi?" diye sorar. Louise bir an duraksar, "Hayir efendim, ama hemen yazabilirim" diyerek, basini önüne eger ve çantasindan çikarttigi ufak bir kagit parçasina utana sıkıla bir seyler karalar. "Tamam" der marketçi ve alayci bir edayla, "Simdi listeni terazinin su kefesine koy, onun agirliginca diger kefeye istediklerinden koyacagim!"
Louise, sasirmistir ama listesini manavin kendisine gösterdigi kefeye özenle birakir. Basi hala öne egiktir. Diger müsteri, gözlerini terazinin kefesine dikmis, marketçinin ne yapacagini merakla beklerken, market sahibi listede yazilanlardan birini terazinin öteki kefesine koyar ve "alayci bir gülümseme" ile kagit parçasinin oldugu kefenin yukari firlamasini bekler. Ama terazinin kefesi yerinden kipirdamaz. Ikisi birden hayrete düserler. Market sahibi, müsteriye dönerek, kisik bir sesle, "Inanamiyorum." der. Inanilacak gibi degildir de zaten.
Kefil olan müsteri, market sahibinin haline gülerken, marketçi, çoktan diger kefeye, eline geçeni doldurmaya baslamistir ama, nafile, diger kefeyi yerinden kipirdatamamistir bile. Terazinin kefesini, artik üzerindekileri almayacak kadar doldurdugunda çaresiz hepsini bir torbaya doldurarak kadina verir.
Loise, kendisine tesekkür ederek dükkandan ayrilirken, market sahibi merakla üzerinde bir seyler çiziktirilmis kagidi eline alir. Okuyunca saskinligi bir kat daha artar. Çünkü kagitta alis-veris listesi yerine sadece bir dua yazilidir:
"Allah'im neye ihtiyacim oldugunu en iyi sen bilirsin, kendimi senin ellerine teslim ediyorum!"
Terazisinin kirilmis kefelerinden gözlerini alamayan market sahibi, tas gibi bir sessizlige bürünmüstür. Kefil oldugunu söyleyerek bu duruma sahit olan diger müsteri, market sahibi John'un eline bir 50 dolar tutusturur ve "Her kurusuna degdi!" diyerek oradan ayrilir.
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu