Kırık Link Bildir! #29502 14-05-2006 11:19 GMT-1 saat
Ailevi Kanserler:
Kanser hastalığı, ister ailevi nitelikte isterse sporadik bir vaka olsun, hücresel bazda genetik bir hastalıktır. Kanser hastalığında temel patoloji hastalığın başladığı doku içerisinde bir grup hücrenin kontrolsüz ve uygunsuz olarak çoğalmasıdır. Bu hücre coğalması önce lokal olarak organ içerisinde bir kitle (tümör) oluşumu, daha sonra ise bu tümörel yapıda kanlanmanın artması ve son olarak tümörün yakın dokulara veya kan yoluyla vücut içerisinde yaygın olarak dağılması (metastaz) ile sonuçlanır.
Normal hücrelerde hücre bölünmesi (mitoz) her aşamasında birçok farklı mekanizma ile kontrol altında tutulur ve ancak tüm önkoşullar yerine geldikten sonra bir sonraki aşamaya geçilir (cell cycle check point). Ancak kanser hastalığında bu moleküler kontrol mekanizması genetik mutasyonlar veya çevresel koşullar nedeniyle (örneğin HPV benzeri bazı viral enfeksiyonlar veya sigara dumanında mevcut hidrokarbonlar gibi kanserojen kimyasal maddeler sebebiyle) fonksiyonunu kaybeder. Kontrol mekanizmalarındaki bu fonksiyon kaybına genellikle hücre çoğalmasını destekleyen (proliferasyon) sinyallerinde patolojik bir artış ve hasarlı DNA parçalarının onarımında rol alan (tümör baskılayıcı) moleküler mekanizmalarda ek patolojiler eşlik eder. Böylece kanserli dokuda kontrolsüz çoğalmanın yanısıra “genetik kararsızlık” olarak tarif edilen mutasyonlara son derece açık ve genetik olarak dengesiz bir hal oluşur.
Hücre çoğalmasında ve/veya hasarlı DNA onarımında görevli mekanizmaları kontrol eden kritik genlerde doğuştan var olan kalıtsal bir bozukluk doğal olarak kişiyi kanser hastalığına meyilli kılar. Bu kişilerde ek çevre koşulları sonucu diğer normal genin de fonksiyonunu yitirmesi veya zaten aksak olan hücre içi kontrol mekanizmalarında ek patolojilerin oluşması sonucu çok daha erken yaşta (hatta bazen çocukluk döneminde) kanser hastalığı ortaya çıkabilmektedir. Ne var ki, bu tip ailevi kanserlerde bireyi kanser hastalığına meyilli kılan genetik anomalinin yer aldığı gen ile ilintili olarak kanser genellikle belli hedef organlarda oluşur (örneğin: APC geninin mutasyonlarında kolon kanseri veya BRCA geninin mutasyonlarında meme kanseri gibi). Özellikle kanser hastalığında erken tanı ve erken tedavinin gerekliliği göz önüne alınırsa, kanser hastalığında prognostik genetik analizin ve ailevi kanserlerde genetik tanının hem hasta hemde diğer aile fertleri için önemi kolayca kavranabilir.
Yukarıda bahis olunduğu gibi, pirimer etken ister kalıtsal genetik bir anomali isterse sigara gibi çevresel bir etken olsun, tüm kanser hastalıklarının moleküler patolojisi genetik instabiliteye yol açan bir dizi hücresel fonksiyon kaybıdır. Ancak bu bölümde moleküler genetik mekanizması daha iyi bilinen ve yakın zamanda genetik komponentlerine dair moleküler tanı yöntemleri uygulamaya girmiş olan kanser hastalıkları ve ailevi kanserler üzerinde durulacaktır. Burada yer almayan ancak genetik etkenleri bilinen meme kanseri, prostat kanseri, lösemi gibi diğer kanserlerde moleküler genetik tanı uygulamalarına dair daha fazla bilgi için lütfen indeksi tarayınız veya doğrudan Gökay-BIOTECH’e yazınız.