> 1 <
Yeni Overlord sizsiniz:
Bu, biraz güçlü bir karakter isteyen bir oyun! İyi'ye yardım etmek ve dünyaya barış getirmek (artık oyunda hangi dünya söz konusu ise) yerine, in Overlord bunların tam tersini yapıyor. Kaosa neden olmalı ve ortalığı yerle bir ederek ardınızda iz bırakmalısınız.
Bu aksiyon/fantezi rol oyunu, size karanlık güçlerin efendisi rolünü tatma imkanı tanıyor (bu Yüzüklerin Efendisi'ndeki Sauron'a çok benziyor), kendisi aynı zamanda Codemasters'in yarattığı son oyuna da adını vermiş. Overlord'u, muhteşem bir fantezi dünyasının içinde üçüncü bir kişinin gözüyle yönlendirmek ve irili ufaklı birçok görevi yerine getirmek zorundasınız. Buna karşın yine de, iyi veya kötü bir yol seçme özgürlüğüne sahipsiniz.
Küçük kölelerim, ayağa kalkın:
Kölelerin başı olan Gnarl size, Overlord'un şeytan cüceleri (köleler demek kulağa daha hoş geliyor) yerle bir olmuş kulenin yıkıntıları arasından kurtarmasında yardımcı olacak. Bu kısa fakat yararlı yol göstericilik, diğer yaratıklara karşı savaşa girişmeden önce Jester'i haklamanızı sağlıyor. Kısa bir giriş bölümünden sonra, kumandaları sanki hemen hemen tümüyle sezgilerinize dayanarak kullanmak mümkün. Sağ mouse tuşu kölelerinizi serbest bırakmanızı, sol mouse tuşu ise küçük canavarları geri çağırarak toplamanızı sağlıyor. Overlord'u kumanda etmek için WASD tuşlarını kullanın, böylece boşluk çubuğunu savaşta herhangi bir silah için pratik bir şekilde kullanmak mümkün oluyor. Kavga ve gürültüden hoşlanmayanlar için tabii bu küçük yardımcıları kullanmak daha akıllıca olur. Sağ mouse tuşu ile köleleri serbest bırakarak, sizin tarafınızda olmayan her şeye - yani imha veya yağma edilmesi mümkün olan herhangi bir şeye - saldırmalarını sağlayın. Shift tuşunu kullanarak, kölelerinizi seçilmiş özel nesnelere veya hedeflere yönlendirebilirsiniz. Yine de Overlord olarak başarılı olamıyorsanız, üçüncü bir seçeneğiniz daha var. Her iki mouse tuşuna basarak, köleler üzerinde doğrudan kontrol sağlayabilirsiniz.
Kahverengiler, kırmızılar, yeşiller ve maviler
Belki bir bonibon reklamına benziyor ama, bunlar emrinize amade olan kölelerin cinslerini tanımlıyorlar. Kolayca tahmin edileceği üzere dört köle cinsi bulunmakta. Kahverengi köleler oyunun başından itibaren sizinle birlikteler. Diğerlerini kullanabilmek için bunların sihirli taşlarını bulmanız ve kulenize göndermeniz gerekiyor.
Bu enerjik küçük yaratıkların (sanırım Steven Spielberg'in gremlinlerine benziyorlar) farklı becerileri bulunuyor. Kahverengi köleler savaşçı olup, içlerinde en çetinleri (fantezi rol oyunlarında genelde olduğu gibi) ve fiziksel hasara karşı en dayanıklı olanları. Kırmızı köleleri oyunun ilk bir saatlik bölümünde görüyoruz. Bunlar yakın dövüşte çok iyi değiller ancak uzaktan oldukça ciddi hasara neden olabilen ateş topları fırlatabiliyorlar. Ayrıca eğer yolunuzun üzerinde yanan cisimler varsa bunları da söndürebiliyorlar. Yeşil köleler zehir bulaşmış bölgelerde yolunuzu bulmanıza yardım ediyor ve en çok hasara özellikle arkadan saldırdıklarında neden oluyorlar. Ancak eğer bunları ön cepheden saldırtırsanız bunları yersiz bir şekilde kaybedebilirsiniz. Ve son olarak mavi köleler. Bunlar da savaşmak için pek uygun değiller. Bunlar su üzerinde yürüyebilir (diğer köleler bunu yapamıyorlar) ve ölen arkadaşlarını hayata döndürebilirler. Oyun ilerledikçe bu önem kazanıyor çünkü köle kaynaklarını sıkça bulmak mümkün olmuyor. Bunların yanı sıra bu küçük cüceler öldürdükleri düşmanlarının silahlarını da alabiliyor ve savaş yeteneklerini artırabiliyorlar. Bu nedenle mantıklı olan, düşünmeden bunların tümünü ölüme yollamamak.
Sadece tuşlara abanmak mı, yoksa taktik strateji mi?:
Overlord her ikisine de sahip, ancak %70'i stratejiden çok tuşlara abanmak diyebiliriz. Bazen düşmanların bazılarına uzaktan veya arkadan saldırmak daha mantıklı oluyor, ancak doğru taktik çoğu zaman elinizde yeterli miktarda düşmanın üzerinde salabileceğiniz kahverengilerden bulunması. Emir altına alabileceğimiz köle sayısı, oyun boyunca kule için bulabildiğimiz nesne sayısına bağlı. Bulduğumuz nesne sayısı arttıkça, emrinizde daha çok köle bulunuyor. Elinizde 25 silahlı köle varsa, üstün bir hakimiyete ulaşmaktan sizi hiç bir şey durduramaz. Bunlar önlerine gelen her rakibi kıymaya dönüştürürler. Diğer köle türlerini sadece yardımcı yetenekleri gerektiğinde kullanılıyor, bu da bir süre sonra oyunu biraz sıkıcı bir hale getiriyor. Bu noktada daha çok taktik seçenek olsa daha iyi olurdu.
Sonuçta tümüyle bakıldığında, size iyi veya kötü rolünü, buna bağlı olarak kulenizin ve karakterinizin görünümünü seçme şansı veren Overlord oldukça iyi bir oyun. Diğer güzel bir özellik de, topladığınız para ile kulenin görünümünü iyileştirme imkanına sahip olmanız, ancak bu kötülük dereceniz üzerinde etkili değil.
Rol oyunu (ya da bunun unsurlarını taşıyor):
Overlord açıkça bir aksiyon oyunu. Ancak yine de bu oyun aynı zamanda bazı ilginç fantezi rol oyunu öğelerine sahip. Silahlarınıza (dökümcüleri bulma görevini tamamlar tamamlamaz) yeniden biçim verebiliyorsunuz, bu da kötülük derecenizi yükseltiyor. Silahlara daha güç katmak için kulede esir tutulan kölelerden, ruhlarını bu silahlara sunmalarını isteyebilirsiniz. Böylece küçük yardımcılarınız komik bir animasyon eşliğinde dökümcüde eriyen demirin içine atlarlar.
Grafikler ve Sesler
Şimdi biraz da Overlord'un sunumundan bahsedelim. Overlord, en üstünü olmasa da modaya uygun bir grafik motoru kullanarak, size renkli, huzur dolu şehir görüntüleri, şato harabeleri ve gizemli ormanlar sunuyor. Burada her şey, hoş bir çizgi macera kitabı animasyonu içinde dönüp duruyor. Ancak bazı yerlerde, karakterin animasyonu biraz pikselli görünüyor. Overlord'un koşma animasyonu dizileri de daha iyi olabilirmiş.
Overlord bazı çevre ortam unsurlarını bariz bir şekilde başka yerlerden çalmış. Halfling'ler ve bunların yaşadıkları yerlerin, Yüzüklerin Efendisi'ndeki Hobbit'ler ile aynı olduğu çok açık, Overlord silahlanmış haliyle (yukarıda da bahsettik) aynı Sauron gibi ve köleler ise Steven Spielberg'in ünlü kötü gremlinlerine benziyorlar. Fon müziği ahenkli, ancak aynı cümlelerin NPC'ler tarafından (neredeyse saniyede bir) sürekli tekrarlanması gerçekten sinirlerinizi bozabilir.
SysTem gereksimleri!:
Onerilen:
Test sistemi: 2.8 GHZ
Pentium 4, 1GB Ram ve
bir Radeon X800 XL
Çözünürlük: 1024x768
Detaylar: Orta seviye
Daha düşük(Pc niz Aacmayabilir!):
Test sistemi: 2.0 GHZ
Pentium 4, 1GB Ram ve
bir Radeon 9800 Pro
Çözünürlük: 800x600
Detaylar: Düşük
En iyi Seviye:
Test sistemi: Core2Duo
6400, 2GB Ram ve bir
GeForce 8800GTX
Çözünürlük: 1280x1024
Detaylar: kullanıcı tanımlı
Keskinliği: 8x
Tüm öncelikler: Hoch
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu