#66 30-01-2006 11:43 GMT-1 saat
Most Wanted'ın konusu güzel bir sonbahar akşamı karakterimizin Rockport şehrine ayak basmasıyla başlıyor. Rockport sokak yarışlarıyla dolu oldukça hareketli ve büyük bir şehir. Şehre ayak bastığımız anda burasıyla ilgili bir başka gerçekle karşılaşıyoruz; polisler. Komiser Cross ve güzel yardımcısı yolumuzu kesiyor ve başımız daha ilk günden belaya giriyor. Neyse ki telsizlerinden gelen daha büyük bir olay nedeniyle bu beladan kurtulmayı başarıyoruz. Ancak Cross aracının anahtarı ile güzel BMW M3 GTR'ımızın kaportasını boydan boya çizerek bize küçük bir uyarıda bulunurken psikolojik olarak birçok oyuncunun sinirlerinin ne denli gerildiğini hayal edebiliyorum. Şehirde ilk tanışma fırsatı bulduğumuz kişi ise Mia Townsend ya da gerçek adıyla Josie Maran. Mia yeraltı yarış dünyasında yardımcı olan arkadaşlarımızdan biri olarak oyun boyunca bize eşlik ediyor.
Bu hareketli şehirde yeni yarışlarda günden güne adını ve aracını duyuran karakterimiz, şehrin en iyi 15 yarışçısının bulunduğu "blacklist" listesinde kendine bir yer bulmak amacındadır. Blacklist'te yükselmenin yolu ilk olarak rakiplerinizin dikkatini çekmek daha sonra onlara meydan okumak. İşte burada Blacklist'te #15. sırada bulunan "Razor" Callahan ile tanışıyoruz. Razor girdiği yarışları kazanmak için türlü hileler yapan oldukça hırslı bir yarışçı olarak karşımıza çıkıyor. Razor'a meydan okuyan oyuncumuz karşılığında ortaya aracını koyuyor. Ancak Razor ve sinsi arkadaşları yarış başlamadan önce aracımıza hasar veriyor yarışı kaybediyoruz. Aracımız Razor'un eline geçerken olay yerini basan Komiser Cross tarafından tutuklanıp hapse atılıyoruz. Bu süre içerisinde Razor aracımız M3 GTR'ı kullanarak Blacklist'te bulunan tüm rakiplerini deviriyor ve listenin ilk sırasına yerleşiyor. Elinde hiçbir şeyi kalmayan karakterimizin hapisten çıkmasıyla birlikte Mia bize araç bularak ve güvenli bir saklanma yeri olan "Safe Hause"a götürerek yardımcı olmaya başlıyor ve şehirde oldukça uzun bir yarış kariyeri de böylece başlamış oluyor. Oyun boyunca amacımız Blacklist'te zirveye doğru ilerleyerek Razor'un elinden bizden bir anlamda çaldığı aracı geri alarak öcümüzü almak.
Oyunun kariyer modunun hemen başında yaklaşık 20 dk. boyunca süren, içerisinde zaman zaman aktif olarak bulunduğumuz bu ön anlatım bölümü, gerek oyunun hikayesini ön plana çıkarması, gerekse oyun deneyimini güçlü bir arka planla birleştirerek oyuna bir amaç katması nedeniyle önceki yapımlarda gördüğümüz çoğunlukla yetersiz konu anlatımının giderildiğini gösteriyor. Özellikle kullanılan olağanüstü ara videoların buna yardımcı olduğunu söylemek mümkün. Underground 2'de konsept olarak benimsenen çizgi roman biçimindeki anlatım hikayeyi sığ gösterirken, Most Wanted'da kullanılan videolardaki olağanüstü oyuncu performansı, gerçek görüntülerin oyun içi görüntülerle sentezlenmesi ve flashbacklerle (geriye dönüş) güçlendirilen sinematik kalitedeki sahneler bir aksiyon filmini aratmayacak kaliteye sahip. Buna benzer ara videolar oyun süresince çeşitli zamanlarda hikayeyi destekleyerek bütünlüğü sağlamış.
Serinin yeni temsilcisi Most Wanted'da ilk göze çarpacak olan şey kuşkusuz yarışların artık gün ışığında yapılıyor olması olacaktır. Underground ile başlayan karanlık gece yarışlarının ardından uzun süre sonra tekrar gün ışığında yarışmak gerçekten heyecan verici. Bu tercihte yapımın görsel becerilerinin de oldukça ilerlemesinde oldukça etkili olduğunu söylemek mümkün. Gerçekten de ekran görüntüleri ve oyun içi deneyime bakıldığında bu farklılığı hissetmek mümkün. Görsellik dışında ayrıca gündüz yarışları oyunun atmosferi ve kurgusunu da daha da güçlendiren bir etken olarak karşımıza çıkıyor.
Yeni şehrimiz Rockport yine detaylı bir biçimde hazırlanmış ve oldukça geniş bir yapıya sahip. Deniz kenarında ve ortasından geçen bir nehirle ayrılan şehir farklı karakteristik özelliklere sahip yol çeşitleriyle her türlü beklentimizi karşılıyor. Rockport'un özellikle sert dönemeçli ve hızlı virajları, geniş otobanları, dik yokuşları ve ara sokaklarıyla gerçek bir yarış cenneti olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle aracınızın dört tekerleğini de yerden kesebileceğiniz yüksek hızlı tümsekler oyunun sinematik görselliğini daha da ön plana çıkarıyor. Downtown, Rosewood, Point Camden ve Gray Point olmak üzere dört büyük semte sahip şehrin bir kısmı kariyer modunda ilerledikçe aktif hale geliyor. Yeni semtler açıldıkça ve farklı mekanlarda yarış yaptıkça şehre aşinalığımız git gide artıyor. Kalabalık ve yüksek binalarla çevrili şehir merkezinden, hız yapmaya son derece elverişli otobanlara, yerleşim yerleri ve şehir dışına açılan yollara kadar yapımcı tipik bir Amerikan kentinin tüm özelliklerini yapıma aktarmayı başarmış. Şehrimizde yine yayalar bulunmuyor. Yeni yapımda oldukça etkileyici bir atmosfer bulunduğunu söylemek mümkün.