> 1 <
Nasırlı avuçların gökyüzüne baktığı bir yerde
Bir türkü söylenirdi
'Ne sevdiğim sen gelmedin'di bu türkünün adı
Ne de bitmez oldu bu hasretlikti
Yoksulluktu adı batasıca türkü
Minik Zehra'ya önlük alabilmekti tek dert
Birde katık lazımdı tabi
Hoş karın nasıl olsa doyardı amma
Tabansız lastik ayakkabılar;
Aceba bu kşıda çıkarabilecekmiydi
Malum battaniyeler onarılabilirdi ya;
Su olmadan yürürmüydü hayat
İlaçsız geçen sekiz ayda ölmediyse
Hala çamaşırları soğuk suda elleriyle yıkayabilirdi Fatma
Bir iğne iplik bulsa elbiselerde aktarılacaktı
Topu topu altı parçaydı zaten
Paltosuzluk, ayakkabısızlık koymazdı ona ama,
Zehra'nın titreyen elleriyle, buz tutmuş gözyaşları
Parçalardı yüreğini Hüseyin'in
Bir gece işten gelirken yorgun,
Durdu gri denizin önünde
Bir gökyüzüne baktı, bir denize
Yumdu gözlerini, atamadı kendini denize
O kadar kolay değildi
Zehra'yla Fatma geldi gözünün önüne
Hem Zehra sakız, Fatma ekmek beklerdi
Birde ev sahibi tabi,
Vurun dedi dalgalar vurun
Elbet birgün sizde durulursunuz
Bakkaldan bir ekmek, iki mum
Birde sakız aldı 'hesaba yaz'
Evine gitti
Gitti içinden yaşamakmı zor, ölmekmi diyerek
'YAŞAMAKMI ZOR ÖLMEKMİ...
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu