> 1 <
Kırık Link Bildir! #264421 10-10-2007 16:08 GMT-1 saat
TÜRK Kardiyoloji Derneği (TKD) Genel Sekreteri Prof.Dr. Ömer Kozan, kalp hastalarının kırılgan olduğunu söyledi. Prof.Dr. Kozan, by pass sonrasında hastaların üretkenliğini kaybettiklerine dikkat çekip, Malesef by pass sonrası hastalar problem çözme yetilerinin yüzde 20'sini kaybediyor dedi.
Türk Kardiyoloji Derneği'nin Dünya Kalp Federasyonu'yla ortaklaşa yürüttüğü, 'Sağlıklı bir kalp için ailece kilitlenelim' sloganlı projeyle ilgili İzmir'de toplantı düzenlendi. Hilton Oteli'ndeki toplantının açılış konuşmasını Doğan Holding Sağlık Grup Başkanı Dr. Gündüz Tezmen yaptı. Tezmen dünyada yılda 17.5 milyon kişinin kalp hastalığı ve inmeden yaşamını yitirdiğini, risk faktörlerinin azaltılması halinde bu ölümlerin önemli bölümünün önlenebileceğini söyledi. Prof.Dr. Kozan da kalıtsal etkenler dışında kalp ve damar sağlığını korumanın insanların kendi ellerinde olduğunu dikkat çekti. Prof.Dr. Kozan, Dünya Kalp Federasyonu'nun da vurguladığı gibi, fiziksel hareketsizlik, sağlıksız beslenme ve tütün kullanımı gibi kötü alışkanlıkları bırakmak kalp hastalığı riskini yüzde 80 oranında azaltabiliyor. Bu konuda dikkatsiz olmak ise kalbi daha hızlı yaşlandırıyor. Sağlıklı bir kalp için 5 basit kural var, tansiyon ve kolesterol yüksekliğini önlemek, sigara ve alkollü içkilerden uzak durmak, şişmanlamamak ve spor yapmak. En önemlisi de, bu yaşam tarzı değişikliklerinin tüm aile bireyleri ve sosyal grup mensupları tarafından, takım halinde benimsenmesi, uygulanması dedi.
Damar sertliğinin 10 yaşında başladığını, kalp hastalarının üretkenliğini kaybettiğini belirten Prof.Dr. Kozan, sigaranın tehlikesine dikkat çekti. Gençlerin hava atma aracı olarak artık sigara kullanmadığını, bunun sevindirici olduğunu belirten Prof.Dr. Kozan, sigarayı bırakmanın hastalıktan korunmada çok önemli olduğunu söyledi. Prof.Dr. Kozan, Sigarayı bırakmak bile yüzde 25 kalp damar hastalıklarını, yüzde 40 inmeyi engelliyor. Hiçbir ilaç bu kadar etkili değil diye konuştu.
Koruyucu hekimliğin önemini vurgulayan, tedaviden önce hasta etmemeyi sağlamak gerektiğini, bu projenin de amacının kalp hastalıklarından korunma yolunda bilinç oluşturma amaçlı olduğunu kaydeden Prof.Dr. Kozan, Bir diyaliz hastasının maliyetiyle binlerce hastayı koruyabilirsiniz. 100 hipertansiyon hastasını ömür boyu tedavi edebilirsiniz. Koruyucu hekimlik önemli. Ancak en önemli risk faktörlerinden sigaranın erişkinlerde kullanım oranı yüzde 36-40. Kadınlar erkekler kadar sigara içiyor. Sicilya başardı, artık bizde de kapalı yerlerde sigara içiminin yasaklanması sağlanmalı dedi.
Prof.Dr. Kozan, fast food'ların beslenme alışkanlıklarımızı bozduğunu, bunun bedelinin ödendiğini söyledi. Metabolik sendrom sıklığı konusunda 5600 kişiyle bir araştırma yaptıklarını henüz sonuçlarının açıklanmadığını belirten Prof.Dr. Kozan, Metabolik sendrom oranı yüzde 35 çıktı. Ciddi metabolik sendromlarımız var. Fast food alışkanlığından kurtulmalıyız. En sağlıklısı anne mutfağımız. Bu çalışmamızda metabolik sendrom görülme oranlarında kırda ve şehirde, kadın erkek arasında fark yok. Kadınlar dramatik yir şekilde 30 yaşından sonra şişmanlıyor. 20-20 yaşlar arasında yüzde 9 olan metabolik sendrom görülme oranı 30'dan sonra yüzde 29'a çıkıyor. Programlı egzersiz yapmıyoruz, yürümeyi sevmiyoruz. Oysa haftada toplam 150 dakikalık tempolu yürüyüş yeterli geliyor. Metabolik sendrom görülmesinde genetik bir farklılığımız yok. Tanrının lanetlediği bir toplum değiliz. Dengeli beslenin, düzenli egzersiz yapın, sigarayı bırakın en önemli önerilerimiz, mesajlarımız diye konuştu.
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu