Kırık Link Bildir! #270753 03-11-2007 21:40 GMT-1 saat
Nette tanışan iki genç arkadaş olurlar..Zaman içinde sıkı bir dostluğa dönüşen beraberliklerini zedelememek için; hiçbir zaman birbirlerini görmemeye, fiziki özelliklerinden bahsetmemeye karar verirler..İsimlerin, şekillerin olmadığı; sadce ruhların derinliklerinden gelen en samimi duyguların dile getirildiği. zaman ve mekan unsurlarından soyutlanmış bir birliktelik içinde sürer dostlukları... ve bir bakarlar ki birbirlerini tanımlayan iki varlık olmuşlar..!!
Yazışmadıkları gün hatta saat olmamaya başlamışlar..adeta nefes alış gibi doğal bir bütünleşme, isim takamadıkları bir aşk gelişmiş içlerinde...Tüm beşeri sıfatlardan sıyrılmış, bambaşka bir halmiş bu..aradan geçen zaman zarfında, artık kesinlikle birbirlerinden kopamayacaklarına inandıkları gün, tanışmaya ve evlenmeye karar vermişler..ikisinin de çok iyi bildikleri bir kentin çok iyi tanıdıkları bir sahilinde buluşmak üzere anlaşmışlar..kızın elinde kırmızı güller ve dudaklarında sevgi dolu bir gülümseme olacakmış..Erkek ise; hiçbir alamet taşımayacakmış..Nihayet beklenen gün gelmiş.Genç erkek sözleştikleri yere yaklaştıkça kalbi duracak gibi oluyormuş.İşler biraz değişmeye başlamış kalbinde.''ya çok çirkin biriyse, ya kör, ya topal ya da............ise..Biraz hata yaptığını düşünür gibi olmuş ve bir anda bu düşüncelerinden sıyrılmaya çalışmış...
Karşıda elinde gül tutan ve sağa,sola bakınan hanımı görmüş..içi hop etmiş fakat dudaklarında beliren DÜŞ KIRIKLIĞI nı biraz olsun hafifletmek için bir, iki nefes almış ve son derece kararlı adımlarla hanımın yanına yaklaşmış..Annesi yaşında, hatta daha yaşlı, saçları beyaza karışmış, yüzü yaşadığı yılların derin izleri ile hafif buruşmuş; fakat dudaklarında güzel, bir o kadar da şaşkın bir tebessümle kendine doğru yaklaşan genç erkeğe bakıyormuş...Gözleri bin bir soru ile kıpırdıyor, yorgun gözkapakları arada arada bir feri kaçmış gözbebeklerini uzaklara yönlendiriyor ama yaşlı kadın gözlerini genç erakeğin bakışlarına kilitlemeye çalışıyormuş..Zihninde çeşit çeşit zıt fikirlerin koşuşturduğu genç adam; bi riki kez yutkundu ve gücünün alabildiği kadar hafif bir hıçkırıkla ''merhaba aşkım, nasılsın'' dedi...o an kadere teslim olmuştu..Söz vermişti çünkü, biliyordu herşey olabilirdi..Bir an gözlerini kapadı ve yazışmalarını hatırlamaya çalıştı..Onca duygu dolu kelimeler, sevda yüklü sözler, parlak gelecekler nasıl olmuştu da bu yaşı geçmiş hatunun kaleminden dökülebilmişti..Bir türlü inanamıyordu fakat gerçek gün gibi ortadaydı..Yaşlı kadının elinde tuttuğu kırmıız gülleri aldı ve tarif edilemeyen bir duyguyla onları öptü.Sonra elini uzattı ve ''hadi kalkmana yardı edeyim aşkım.Buradan uzaklaşalım.'' dedi.
Olanları anlamsız gözlerle seyreden kadın dudaklarını araladı ve''ey oğul, ben yıllardır bu kelimeyi unutmuş anan yaşıdna bir kadınım..Nelee oluyor anlamadım ama o gülleri elimden niye aldın.Onları bana şu ilerde oturan geç kız verdi.Birini bekliyormuş burada buluşacaklarmış, gelirse benim tarafımdan bu gülleri ona verir misin dedi bende kabul ettim!!
Genç erkek bir an soluksuz kaldı, boğazında düğümlenen hıçkırık ve karmakarışık duygularla yaşlı kadının işaret ettiği yöne baktı..Bir çift sevgi ve minnettarlıkla parlayan yeşil göz kendisine gülümsüyordu.Telaşla yaşlı kadının ellerini öptü ve gülleri ona tekrar vererek işaret edilen yere koşmaya başladı.Genç kız da ayağa kalkmış onu bekliyordu.''seni izledim..Şayet gülleri almayıp geri dönseydin sessizce buradan uzaklaşacaktım..Seni doğru tanımışım aşkımm...
No one will love you the way I do;
No one will love you;
Love you like I do;
It will never be the same