> 1 <
Kırık Link Bildir! #284238 02-02-2008 06:26 GMT-1 saat
Bardakoğlu: Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, 21. yüzyılda Türkiye laikliğinin olumlu meyveler vereceğini belirterek, Yeter ki laikliği doğru anlayalım ve doğru uygulayalım ve yanlışlarımızı laiklik adına savunmayalım dedi.
Bardakoğlu, CNN Türk'te katıldığı program soruları yanıtladı. Laikliğin bir siyasi rejim olarak, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması olduğunu belirten Bardakoğlu, 21. yüzyılda Türkiye laikliği çok olumlu meyveler verecektir, buna yürekten inanıyorum. Türkiye laikliği hem İslam dünyası için, hem Batı için çok önemli kazanımlar verecek güçtedir ve böyle bir potansiyele sahiptir. Pozitif bir model olarak görüyorum. Yeter ki laikliği uygularken, laikliği anlarken, onu dinin karşıtı ve din dışı bir ideoloji haline getirmeyelim diye konuştu.
Türkiye laikliğini kurum olarak önemsediklerini vurgulayan Bardakoğlu, Laiklik içerisinde dünyaya yeni açılımlar getirme potansiyelini içimizde taşıyoruz. Bu konumumdan ve makamımdan kaynaklanan bir görüşten ziyade akademik görüşüm de o yöndedir. Yeter ki laikliği doğru anlayalım ve doğru uygulayalım ve yanlışlarımızı laiklik adına savunmayalım şeklinde konuştu.
Toplumun dindarlaştığı yönündeki iddiaların nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Bardakoğlu, şunları kaydetti:
Bu sorunun cevabı hem dindarlıktan ne anladığımıza, hem de dindarlığı nasıl ölçtüğümüze bağlı. Sosyal bilimci gözüyle toplumun dindarlaştığını söylemek zor. Türkiye'de ben hiçbir zaman laikliğin bir sıkıntı olduğunu düşünmedim. Türkiye'de laiklik hiçbir zaman tartışılan bir kavram olmamıştır. Sadece tartışmalar 'biz nasıl uygularsak özgürlükleri, laikliği, dini, devleti, demokrasiyi bir arada ve insanların huzur bulacağı barış içinde yaşayacağı bir şekilde buluşturabiliriz', aslında Türkiye'de sorun budur. Yoksa ki her tartışmayı biz laiklik tartışması ve laiklik zedeleniyor, din elden gidiyor tartışmasına dönüştürürsek hiç bir konuyu sağlıklı düşünemeyiz. En küçük tartışmalarda hemen konuyu laiklik çerçevesine, din çerçevesine, vatan, millet, bayrak çerçevesine oturtursak o zaman hiçbir konuyu sağlıklı tartışamayız. Bunlar üst kavramlar olup bunlara zaten bir şey olmaz. Türkiye laikliği oturmuş bir laikliktir, Türkiye laikliği benimsenmiş bir laikliktir. Türkiye'nin dindarlığı Türkiye'nin Osmanlı'dan beri devam eden çok kalıcı bir tercihidir. Yani Türkiye ikisinden de vazgeçecek değildir. Türkiye demokrasiden vazgeçecek değildir. Din devlet ilişkilerinin Osmanlı'yla alakalı çok uzun geçmişi var.
ŞALVAR VE ÇARŞAF DİNİ BİR GEREKLİLİK DEĞİLDİR
Akyol'un Toplumun yüzde 93'ü başörtülü kadınlardan rahatsız olmuyor ama çarşaf, şalvar gibi şeyler dendiği zaman toplumun önemli bir kesimi bundan rahatsızlık duyuyor ve genellik tarikatların bunları telkin ettiği yönünde bir kanaat var bunu nasıl değerlendiriyorsunuz sorusuna da Bardakoğlu, Şalvar ve çarşaf dini bir gereklilik değildir. Dinin istediği bir kıyafet tarzı değildir. Çünkü din sadece kadınların yüzleri hariç elleri hariç örtünmesi ile ilgili genel prensip koymuştur. Artık bundan sonrası insanların estetik duygularıyla, şehirleşebilmeleriyle, kültürleriyle alakalı diye cevap verdi.
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu