Ortalık toz duman.
Ortalık ne zaman toz duman olsa o toz dumanının neyi örttüğüne ve zamanlamasına bakmak gerekir...
Bu tartışma ortamını başlatan kim?
Başbakan...
Ne dedi?
Türban siyasi simgedir!
Yargı, muhalefet, medya üzerine atlayıverdi...
Şimdi ne olur bir an durun ve artık şu gerçeği görün.
AK Parti 5 yıldan fazla bir zamandır iktidarda, Meclis'in büyük çoğunluğuna sahip...
İktidara türban sorununu çözeceğiz diye geldiler ve bu konuda hiçbir şey yapmadılar.
Neden?
Çünkü işler ne zaman kötü gitse, örtülmesi gereken ciddi bir mesele olsa, yemeğini yemeyen küçük çocukların ağzına kaşığı sokmak için yapılan o basit kandırma taktiğini uyguluyorlar, Aaaa, bak kuş...
MHP lideri Devlet Bahçeli, bence büyük bir öngörü ile, bu kez bu taktiği boşa çıkardı.
CHP gibi konunun üzerine, mecburiyetten, saldırmaktansa; siyaseten hasar alma pahasına; Samimiyseniz gelin hemen değiştirelim... dedi...
AK Parti ne yaptı?
Stratejinin tuzla buz olacağını görünce, büyük panik yaşadı ve derhal yan çizdi.
Ötesine geçmesi gerekiyordu.
Memurları da kapsasın... dedi.
Ardından Başbakan son derece sert bir üslup geliştirdi.
Avaz avaz bağırararak ne dedi?
Yargıya:
Herkes konumunu bilsin.
Üniversiteye:
Orduya akıl verme
Medyaya:
İşi gücü başörtüsü
Bu konuşmanın deşifresi ne biliyor musunuz?
Yargıya:
Yeterince tahrik edici olmadı açıklamalar biraz daha konuşun, dozu artırın, hatta dava açın...
Üniversiteye:
Diğer rektörler niye susuyor... Ordu neden sessiz kalıyor? Hadi sesinizi yükseltin.
Medyaya:
Sakın anayasa tartışmasına, Kuzey Irak'a ve ekonomiye girmeyin... Türbanı manşetlerde tutun...
Şimdi beni düşündüren bir başka şey var...
Muhtemelen AK Parti açısından perdelenmesi gereken çok ciddi bir sıkıntı var.
Yoksa, sadece MHP'nin taktiği boşa çıkartması ile bu kadar dozaj artmazdı.
Ya gerçekten Irak'la ilgili ciddi bir gelişme olacak, ya Amerikan ekonomisindeki sorunun 2008'de bizi ne oranda vurabileceğini gördüler ya da anayasa meselesinde tıkanıldı...
AK Parti bir erken seçim kararı alabilir...
Bu nedenle ortalığın toz duman olup Türkiye'nin asıl meselelerinin konuşulmasının önüne geçiyor.
Bu nedenle mağduru oynuyor.
Yüksek yargı, ordu ve muhalefet bu kez bu oyuna gelmemeli.
Bir an önce bir kararname ile türbanın kamuda serbest kalması için tüm bu odaklar kampanya başlatmalı.
Türban tuzağına düşmeyen Türkiye'nin önünü açar.
Türkiye'nin iyice karıştığı şu dönemde bu konuyla ilgili tartışmalara girmekten mümkün olduğunca kaçınmamız gerekiyor.Bu konu öyle bir yere geldi ki sanki Türkiye'nin bütün sorunu türban olmuş.Düşmanlarımız bizim bu durumumuzu salyalarını akıta akıta büyük bir mutlulukla izliyor.