> 1 <
Alparslan T.
4 8 15 16 23 42
Yüzbaşı
1355 ileti
Yer:
İş: Alparslan T.
Kayıt: 25-03-2007 09:10
İş: Alparslan T.
Kayıt: 25-03-2007 09:10
Kırık Link Bildir! #309791 14-07-2008 17:07 GMT-1 saat
Bu yıllarda Anadolu'nun büyük bir bölümü Anadolu Selçuklu Devleti'nin egemenliği altındaydı. Konya, bu devletin başkentiydi. Konya sanat eserleriyle donatılmış, bilim adamları ve sanatkârlarla dolup taşmıştı. Kısaca Selçuklu Devleti en parlak devrini yaşıyordu ve devletin hükümdarı Alâeddin Keykûbad'dı. Alâeddin Keykubâd, Bahaeddin Veled'i Karaman'dan Konya'ya davet etti ve Konya'ya yerleşmesini istedi. Bahaeddin Veled, sultanın davetini kabul etti ve 1228 yılında ailesi ve dostlarıyla Konya'ya geldi. Bahaeddin Veled 1231 yılında Konya'da vefat etti. Mezar yeri olarak Konya'daki Anadolu Selçuklu Devleti Sarayı'nın Gül Bahçesi seçildi.
Günümüzde müze olarak kullanılan Mevlâna Dergâhına defnedildi. Bahaeddin Veled ölünce öğrencileri büyük bir din bilgini olan Mevlâna'nın çevresinde toplandılar. Mevlâna'yı babasının tek vârisi olarak gördüler. Mevlâna'nın medresede verdiği vaazlar kendisini dinlemeye gelenlerle dolup taşıyordu. Yaşamını Hamdım, piştim, yandım sözleriyle özetleyen Mevlâna Celâleddin-i Rumî 1273 yılında vefat etti.
Onun ölümünden sonra onun görüşlerine dayandırılan bir tarikat kuruldu. Oğlu tarafından kurulan bu tarikat mevlevîliği sürdürdü. Mevlâna ölüm gününü yeniden doğuş olarak kabul ediyordu. O öldüğü zaman sevdiğine, yani Allah'ına kavuşacaktı. Onun için Mevlâna ölüm gününe düğün günü anlamına gelen Şeb-i Arûs diyordu.
Mevlâna'nın Eserleri:
Mesnevî: Mevlâna dendiği zaman akla ilk gelen eser Mesnevî'dir. Mesnevî'nin dili Farsça'dır. Hâlen Mevlâna Müzesi'nde sergilenmektedir. Mevlâna altı ciltlik Mesnevî'sinde dinî düşüncelerini, öykülerle anlatmaktadır.
Divân-ı Kebir: Divan şairlerinin şiirlerini topladıkları deftere divan denir. Divân-ı Kebir Büyük Defter ya da Büyük Divan anlamına gelir. Mevlâna'nın çeşitli konularda söylediği şiirlerin tamamı bu divandadır. Divân-ı Kebir'in dili Farsça olmakla birlikte, içinde Arapça, Türkçe ve Rumca şiirlere de yer verilmiştir.
Mektûbât: Mevlâna'nın başta Selçuklu hükümdarlarına ve devrin ileri gelenlerine nasihat için, kendisine sorulan dinî ve ilmi konulara açıklayıcı bilgiler vermek için yazdığı mektuplardan oluşmaktadır.
Fîhi Mâ Fih: Fîhi Mâ Fih Ne varsa içindedir anlamına gelmektedir. Bu eser Mevlâna'nın çeşitli toplantılarda yaptığı konuşmaları içerir. Bu konuşmaların Mevlâna'nın oğlu Sultan Veled tarafından bir kitapta toplandığı sanılmaktadır. Eserde cennet ve cehennem, dünya ve ahiret mürşid ve mürid, aşk ve sema gibi konular işlenmiştir.
Mecâlis-i Seb'a (Yedi Meclis): Mevlâna'nın yedi vaazının toplanmasından meydana gelmiştir. Mevlâna'nın vaazları, Çelebi Hüsameddin ya da oğlu Sultan Veled tarafından not edilmiş ancak özüne dokunulmamak kaydıyla bazı eklentiler yapılmıştır.
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu