> 1 <
Kırık Link Bildir! #324431 27-09-2008 07:24 GMT-1 saat
Çıkmış biri Kadı Efendi'nin huzuruna ve şikâyet etmiş adamı... Kadı hazretleri, ertesi gün yaka-paça getirtmiş adamı: Be adam, bu ne densizliktir!
Adam, O yazıyı yazdırmamın bir sebebi var demiş ve hikmetin anlaşılabilmesi için, kendisine tutuklama yetkisi verilmesini istemiş. Hikaye bu ya... Kadı da merak etmiş, işin nereye varacağını... Ve, istenen yetkiyi vermiş.
Adam, dönmüş kasabaya... Aldığı yetkiye dayanarak, önce kasabadaki Haham'ı tutuklamış!... Bütün Yahudiler ayağa kalkmış... Gürültü-patırtı, tepki, protesto derken, varmışlar Kadı Efendi'nin huzuruna: Haham'ımızı isteriz! Haber salmış Kadı Efendi kasabaya... Haham "serbest" bırakılmış. Birkaç gün sonra, bu defa kilisenin Papazını tutuklamış çeşmeyi yaptıran adam. Bu defa Hıristiyanlar ayaklanmış... Doğruca Kadı Efendi'nin huzuruna: Papazımızı isteriz!
Uzatmayalım... O da "serbest" bırakılmış. Çeşmeyi yaptıran adam, bu defa kasabanın tek imamını tutuklayıp, atmış zindana. Bir gün geçmiş, iki gün geçmiş, üç gün geçmiş.... Ne bağıran var, ne çağıran!... Kadı Efendi beklemede... Ne gelen var, ne giden!... Dayanamamış, kendi düşmüş yollara... Gelmiş kasabaya. Gelirken de, karşısına çıkan kasabalılara sormuş: Sizin bir imamınız vardı, duydum ki tutuklanmış, acaba suçu neydi?
Dudak bükmüş kasabalı: Devlet tutuklamışsa, vardır bir sebebi!... Zaten, son günlerde ileri-geri lâflar ediyordu... Çeksin cezasını zindanda!!!
Kadı Efendi, aldığı bu cevaplardan sonra, gitmiş çeşmeyi yaptıran adama... Kucaklamış onu: Haklıymışsın!... İmamlarına bile sahip çıkmayan insanların, o çeşmeden su içmeye hakları olamaz!... O yazı, bir ibret levhası olarak kalsın çeşmenin üzerinde!
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu