Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Kullandığınız Sosyal Medyayı Seçin
Yeni Klasör 8 yıldır sizin için en güvenli hizmeti veriyor...

Teknoloji dünyasındaki son gelişmeler ve sürpriz hediyelerimiz için bizi takip edin.

yasin meali

> 1 <

kdgd_yakup
Ses Etme Sükunet !

grup tuttuğum takım
Yüzbaşı Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 1789 ileti
Yer:
İş:
Kayıt: 10-12-2006 11:40

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
kırık link bildirimi Kırık Link Bildir! #340248 19-08-2009 05:14 GMT-1 saat    
Bismillahirrahmanirrahim

1. Yasin

2. Hikmetli Ku'ran'ın hakkı için!

3. Emin ol ki sen, o elçilikle gönderilen peygamberlerdensin!
4. Bir dosdoğru yol üzerindesin.

5. Güçlü ve çok merhametli Allah'ın peyderpey indirdiği vahyi ile.
6. Babaları uyarılmamış olup gaflet içinde olan bir topluluğu uyarasın (vehameti haber veresin) diye.

7. Andolsun ki, pek çoklarına karşı söz hak olmuştur da artık onlar imana gelmezler

8. Çünkü Biz, onların boyunlarına kelepçeler geçirmişiz de onlar, çenelerine dayanmıştır da burunları yukarı, gözleri aşağı somurtmaktadırlar.
9. Hem önlerinden bir set, hem arkalarından bir set çekmişiz ve kendilerini sarmışızdır; artık baksalar da görmezler.

10. Onları uyarsan da uyarmasan da farketmez, inanmazlar.
11. Sen ancak Kur'an'a uyan ve Rahman'dan gıyabında saygı besleyen kimseyi sakındırırsın; İşte onu, hem bir bağışlama hem de değerli bir mükafatla müjdele!

12. Gerçekten Biz Biziz, ölüleri diriltiriz; önden gönderdiklerim ve bıraktıktan eserleri kitaba geçiririz. Zaten herşeyi açık bir kütükte "İmam-ı Mübin" de de ihsa (sayıp tesbit) etmişizdir

13. Ve onlara o şehir halkını örnek ver. Hani oraya o gönderilen elçiler varmıştı.

14. Hani onlara o iki elçiyi göndermiştik de onları yalanladılar; Biz de bir üçüncüsüyle onları güçlendirdik, varıp: "Haberiniz olsun, biz sizlere gönderilmiş elçileriz." dediler

15. "Siz bizim gibi insandan başka birşey değilsiniz, hem Rahman hiç birşey indirmedi; siz sırf yalan söylüyorsunuz!" dediler.

16. Elçiler: " Rabbimiz biliyor ki, biz gerçekten size gönderilmiş elçileriz

17. Açık bir tebliğden ötesi ise bizim üstümüze (vazife) değildir!" dediler.

18.Onlar: "Doğrusu, biz sizi uğursuzluk nedeni saydık. Yemin ederiz ki, vazgeçmezseniz sizi hiç tınmadan taşlarız ve kesinlikle size bizden acıklı bir azap dokunur." dediler

19. Elçiler: "Sizin uğursuzluk kuşunuz beraberinizdedir. Size öğüt verilse de öyle mi? Doğrusu siz israfı adet etmiş bir topluluksunuz." dediler.

20. o sırada şehrin ta ucundan bir adam koşarak geldi ve dedi ki: "Ey hemşerilerim, uyun o gönderilen elçilere
21. Uyun sizden bir ücret istemeyen o zatlara ki, onlar doğru yola ermişlerdir

22. Hem neden kulluk etmeyeyim ben o beni yaratana, hep de döndürülüp O'na götürüleceksiniz

23. Ben hiç O'ndan başka tanrılar mı edinirim? Eğer o Rahman, bana bir keder irade buyurursa, onların şefaati benden yana hiçbir şeye yaramaz ve beni kurtaramazlar

24. Şüphesiz ben, o takdirde açık bir sapıklık içindeyimdir

25. Haberiniz olsun ki, ben Rabbinize iman getirdim, gelin dinleyin beni

26. Denildi ki: "Haydi. gir cennete!" O: "Ah ne olurdu, kavmim bilseydi

27. Rabbimin beni bağışlamasın) ve beni ikram olunan kullarından kıldığım

28. Arkasından kavminin üzerine gökten bir ordu indirmedik, indirecek de değildik

29. O sadece bir sayha (gürültü) oldu; hemen sönüverdiler

30. Yazıklar olsun o kullara ki kendilerine gelen her peygamberle mutlaka alay ediyorlardı.
31. Baksalar ya kendilerinden önce nice nesiller helak etmişiz. Onlar, hiç onlara dönüp gelmiyorlar (dünyaya bir daha dönmüyorlar).

32. Ancak hepsi toplanıp, bizim huzurumuza celbedilmişlerdir

33. -Hem ölü toprak onlara bir delildir. Biz ona hayat verdik ve onda taneler çıkardık da ondan yiyip duruyorlar.

34. Orada cennetler yaptık; hurma bahçeleri, üzüm bağları (daha neler) neler! İçlerinde pınarlar akıttık.

35. Ürününden ve kendi elleriyle elde ettikleri mamüllerinden yesinler diye; hala şükretmeyecekler mi?

36. Yüce ve münezzehtir o ki, herşeyden çiftler meydana getiriyor; yerin bitirdiklerinden, kendilerinden ve daha bilmeyecekleri neler, nelerden

37. Gece de onlara bir delildir. Ondan gündüzü soyarız (çekip alırız), bir de bakarlar ki, karanlığa dalmışlar

38. Güneş de, (bir delildir ki) kendisine mahsus bir karargah için akıp gidiyor, işte bu, güçlü ve herşeyi bilen (Allah) ın takdiridir.

39. Aya da; ona da bir takım menziller tayin etmişizdir, nihayet dönmüş (dolanmış) eğri bir hurma dalı gibi olmuştur

40. Ne güneşin Aya (yetişip) çatması kendisine (çarpması) yaraşır, ne de gece gündüzü geçer; herbiri birer felekte (yörüngede) yüzerler
41. Onlara bir delil de o dolu gemide zürriyetlerini taşımamız;

42. ve kendilerine o gibisinden binecek şeyler yaratmamızdır.

43. Ödersek onları (suda) boğarız da o zaman onlara ne feryatçı vardır ne de onlar kurtarılırlar

44. Ancak tarafımızdan bir rahmet ve bir zamana kadar yaşatmak başka.

45. Durum böyle iken onlara : "Önünüzdekini ve arkanızdakini gözetip korunun ki rahmete erişeniz." denildiği zaman;

46. kendilerine Rablerinin ayetlerinden her hangi bir ayet de gelse, mutlaka ondan yüz çevire geldiler.

47. Onlara: "Allah'ın size rızık olarak verdiği şeylerden hayra harcayın" denildiği zaman, o kafirler, iman edenler için şöyle dediler: "Allah'ın, dileseydi yiyecek verebileceği kimseyi biz hiç yedirir miyiz, siz apaçık bir sapıklık içinde değil de nesiniz?"

48. Ve:"Ne zaman bu tehdit , (gerçekleşek eğer) doğru (sözlü) iseniz." diyorlar

49. (Ondan) sadece bir tek sayhaya bakıyorlar, bir sayha ki, onlar çekişip dururlarken kendilerini yakalayıverir.

50. o zaman bir tavsiyede bile bulunamazlar; ailelerine de dönemezler.
51. Sur üfrülmüştür, bir de ne baksınlar kabirlerinden Rablerine doğru akın ediyorlar

52. "Eyvah başımıza gelenlere! Bizi uyuduğumuz yerden kim kaldırdı? O Rahmin' in va'd buyurduğu işte buymuş. Gönderilen peygamberler doğru söylemişler" derler.

53. Başka değil, sadece bir sayha olmuş, derhal hepsi toplanmış huzurumuza getirilmişlerdir

54. Artık bugün hiç kimseye zerrece zulmedilmez. Ancak yaptıklarınızın cezasını çekeceksiniz.

55. Gerçekten cennetlikler bugün bir eğlence içinde zevk etmektedirler.

56. Kendileri ve eşleri gölgelikler içinde koltuklar üzerinde kurulmuşlardır

57. Onlara orada bir meyve vardır. Onlara orada ne isterlerse vardır.


58. Merhametli Rabbin kelamı bir " Selam " olacak

59. Haydin ayrılın bugün ey suçlular

60. Ey Adem oğulları, Ben size şeytana kulluk etmeyin, o size açık bir düşmandır, diye and vermedim mi?

61. Bana kulluk edin, doğru yol budur, diye
62. Böyle, iken yüceliğime karşı o içinizden bir çok nesilleri yoldan çıkardı. O zaman sizin akıllarınız yok muydu?

63. İşte bu va'd olunup durduğunuz cehennem

64. Bugün yaslanın bakalım ona inkar ettiğiniz için

65. Bugün ağızlarını mühürleriz de neler kazandıklarını bize elleri söyler, ayaklar şahitlik eder.

66. Hem dileseydik gözlerini üzerinden silme kör ediverirdik de yola dökülürlerdi. Fakat nereden görecek- ler.

67. Yine dilesek kendilerini oldukları yerde kılıklarını değiştirirdik de ne ileri gidebilirlerdi, ne de dönebilirlerdi

68. Bununla beraber kimin ömrünü uzatıyorsak yaratılışta onu tersine çeviri(p güçten düşürü)yoruz. Hala akıllanmayacaklar mı?

69. Biz ona şiir öğretmedik, ona yakışmaz da; o sadece bir öğüt ve parlak bir Kur'an'dır

70. Diri olanı uyandırmak, nankörlere de o azap sözünün gerekmesi için.

71. Şunu da görmediler mi: Biz onlar için ellerimizin yaptıklarından bir takım yumuşak hayvanlar yaratmışız da onlara sahip bulunuyorlar

72. Onları kendilerine zebun etmişiz de hem onlardan binekleri var, hem de onlardan yiyorlar.
73. Onlarda daha bir çok menfaatleri ve türlü içecekleri de var. Hala şükretmeyecekler mi?

74. Tuttular bir de Allah'tan başka bir takım ilahlar edindiler. Güya yardım olunacaklar.

75. Onların onlara yardıma güçleri yetmez; onlar ise onlar (tanrılar) için celbolunan askerlerdir.

76. O halde onların lakırdıları seni üzmesin. Biz onların içlerini de biliriz dışlarını da.

77. İnsan görmüyor mu ki, Biz onu bir nutfeden yarattık da şimdi o çeneli bir çekişgen kesildi

78. Yaratılışını unutarak Bize bir de mesel (örnek) fırlattı: "Çürümüşken o kemikleri kim diriltir?" dedi.

79. De ki:"Onları ilk defa yaratan diriltir ve o yaratmanın her türlüsünü bilir."

80. O ki size yeşil ağaçtan bir ateş çıkarmasını sağladı da şimdi siz ondan tutuşturup duruyorsunuz

81. Gökleri ve yeri yaratan onlar gibisini yaratmaya kadir değil midir? Elbette kadirdir. Yaratan O, her şeyi bilen O!

82. O'nun emri, birşeyi dileyince ona sadece "Ol!" demektir. O da oluverir

83. Artık tesbih edilmez mi öyle herşeyin hükümranlığı elinde bulunan yüce Allah! Hep de döndürülüp O'na götürüleceksiniz


Yasini şerif meali.Yasin türkçe

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


> 1 <