> 1 <
Kırık Link Bildir! #340523 21-08-2009 01:09 GMT-1 saat
Ramazan'a hazır mıyız derken "Oruç tutacağız, midemizi ve bağırsaklarımızı açlığa hazırladık mı" demek istemiyorum!
Yada Ramazan'a hazır mıyız derken "İftarlarda ağır kaçırmayalım, az yiyelim, mide fesadı olmayalım" demiyorum!
Yada Ramazan geliyor "Teravihlere gidelim de yediklerimizi kolay sindirelim" demek de istemiyorum!
Peki ne demek Ramazan'a hazır mıyız?
Şunun şurasında sayılı günler kaldı mübarek oruç ayına Rabbimiz "Allah'a karşı sorumluluk bilincinizi kuşanasınız ve korunasınız diye Oruç sizden önceki milletlere olduğu gibi size de farz kılındı" (Bakara-186) diyor Ayet-i Kerimede
Demek ki Ramazan biz "Allah'a karşı sorumluluklarımızı hatırlayalım" diye var
Ramazan için bir şey daha söylüyor Rabbimiz "O Ramazan ayıdır ki o ayda Kuran'ı indirdik! O Kuran ki insanlara doğru yolu gösterir, Hüda'dan açık seçik bir mesajdır ve doğru ile yanlışı ayıran bir cetveldir o!" (Bakara-187)
Demek ki Ramazan'ı hayırlı kılan şey salt aç kalmak değil! Ne diyor Resul-i Zişan: "Nice insanlar vardır ki onlara tuttukları oruçtan geriye açlıktan başka bir şey kalmaz!" Aç kalmaktan başka bir şey bırakmayan oruç mu tutacağız bu sene de?
Peki yalnızca aç kalmak değilse nedir oruç?
Düşündük mü bunu?
Bu Ramazan'da hayatımızda Kuran olacak mı?
Ayetleri üzerinde düşünerek okuyacak, kitabı baştan sona idrak edecek miyiz?
Ayetleri hayatımıza geçirmek, yeryüzünü Kuran'ın adaleti ile aydınlatmak için uğraşacak mıyız?
Anlayarak mı Kuran okuyacağız yoksa yüzünden okuyup geçenlerden mi olacağız sadece?
Yeryüzüne adalet getirsin diye indirilen kitabı bir bilmece kitabına, bir ezber makinesine mi döndüreceğiz sadece?
Yoksa günahlar, isyan, dünyaya dalma, unutuş, ism, fucur, fahşa, münker, bagy dolu hayatımıza devam mı edeceğiz? Ayetler "faiz yiyenler şeytanın dostlarıdır" derken biz faiz yemeye devam edenlerden; "içki şeytan işi bir pisliktir" derken içki içenlerden, "kumar, fal ve putlar insan onurunu düşüren bir pisliktir" derken kumara dalan, putlara saygı duyanlardan mı olacağız bu Ramazan'dan sonra da?
Bu Ramazan'dan sonra yine eski kötülüklerimize dalacağız, yine çevremizde gördüğümüz yamuklukları ve günahları düzeltenlerden değil de "Adam sanane, sen kendi işine bak" diyenlerden mi olacağız?
Bu Ramazan bu topraklarda Hakk'ı yok etmek için uğraşan zalimlere karşı mücadelemize sarılmamız, davamıza inancımızı bilememiz için bir fırsat mı olacak? Yoksa bu Ramazan'dan sonra da "merkeze kaymaya devam edenler" gibi dünya hayatının geçici süsü ile mi oyalanacağız?
Bu Ramazan'da "Sırf Rabbimiz Allah'tır dedikleri için" ve Allah'tan başka dünyevi güçlere boyun eğmiyorlar diye ambargoya reva görülen ve açlığa mahkum edilen Gazze'li ve Batı Şeria'lı kardeşlerimizi hatırlayacak mıyız?
Bu Ramazan Gazze'li küçük Muhammed Durra'yı, Mogadişu'lu Ahmed'i, Samarra'lı Sümeyye'yi, Kandahar'lı Ömer'i, İslamabad'lı Reşit'i, Mısır'ı Abdullah'ı, Grozni'li Cevher'i, Beyrut'lu Hüseyin'i hatırlayacak mıyız?
Bu Ramazan zalim emperyalizmin zindanlarından çürümeye terkedilmiş kardeşlerimizi hatırlayacak mıyız?
Bu Ramazan Guantanamo'yu, Ebu Garib'i, Bagram'ı hatırlayacak mıyız? Bu Ramazan Mustafa'yı, Hasip'i, Metin'i hatırlayacak, dualar uçuracak mıyız Erbil semalarına?
Peki tüm bu sözlerden sonra Ramazan'ı nasıl görüyoruz?
Ramazan'ı Allah'a yaklaşmak, erdemli insanlardan olmak, "Eşref-i Mahlukat" olmak için nasıl değerlendireceğiz?
Bu Ramazan önceki aylardan nasıl farklı olacak?
Yoksa rahmet kapılarının açıldığı bu mübarek ayı da heybemiz boş mu geçireceğiz?
Bu Ramazan neyi değiştirecek bizde?
Biz neyi değiştireceğiz oruçla kendi özümüzde?
"Bir toplum kendi özünde olanı değiştirmedikçe Allah onların özünde olanı değiştirmez" diyor ayet
Hasılı kritik soru:
RAMAZAN'A HAZIR MIYIZ?
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu