Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Kullandığınız Sosyal Medyayı Seçin
Yeni Klasör 8 yıldır sizin için en güvenli hizmeti veriyor...

Teknoloji dünyasındaki son gelişmeler ve sürpriz hediyelerimiz için bizi takip edin.

Hoşgörünün Zaferi

> 1 <

yusuf91

grup tuttuğum takım
Çavuş Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 82 ileti
Yer:
İş:
Kayıt: 20-08-2009 04:55

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
kırık link bildirimi Kırık Link Bildir! #343177 03-09-2009 06:59 GMT-1 saat    
Halil Bey arabasına atlamış evine doğru yol alıyordu. Bir yandan Ramazan ayı son orucunun ağırlığı, bir yandan bayram telâşı, bir yandan da arife günü olmasına rağmen tatil edilmeyen işin bitmez çilesi kendisini bir hayli yormuştu.


Şimdi tek düşüncesi vardı; Bayram dolayısıyla aldığı hediyeleri evine ulaştırmak, dört gözle yolunu bekleyen çocuklarını sevindirmek…


İftar yaklaştığı için yollar kalabalık, trafik sıkışıktı. Halil Bey günün yoğun geçmesinden dolayı diğer günlere kıyasla daha fazla acıkmıştı. Bu açlık kendisinde halsizlik oluşmasına, başının dönmesine sebep oluyordu:


“Bir kaza olmadan, sağ salim eve ulaşırım inşallah!” diye dua ediyordu. İşte bu anda anîden yanan kırmızı ışığı görünce geçip geçmemekte kararsız kaldı. Önündeki araba durunca oda firene bastı, ama biraz geç kalmıştı. Tekerlekleri kayan araba öndeki araca hafifçe çarptı.


Halil Bey önemli bir kaza olmadığı için şükür ediyordu ki gözlerine inanamadı; Çarptığı aracın iri yarı şoförü hızla kapıyı açmış, elinde koca bir bezbol sopasıyla öfkeli öfkeli kendisine doğru geliyordu.


“Gelişinden belli, kesin dövecek” diye düşündü. Karşılık mı verseydi acaba?


“Hayır! Bu hiçbir işe yaramaz” dedi kendi kendine,


“Adam dev gibi, elimi kaldırmaya fırsat vermeden beni mahveder” diyordu. Ne yapmalıydı Allah'ım! İşte adam iyice yaklaşmıştı. Bekli de az sonra kendini kaybedecek, gözlerini hastanede açacaktı. Adam varmıştı işte kapıya. Sağ eliyle sopayı sıkıyor sol eliyle de kapıyı açıyordu. Hemen adamı yatıştıracak bir şeyler söylemeliydi.


Halil Bey, daha adam kapıyı açar açmaz, ağzını açmasına bile fırsat vermeden, zoraki tebessümle sağ elini ona doğru uzatıp; “Bayramınız mübarek olsun” dedi, “Size bir şey olmadı inşallah?” dedi.


Adam kendisine uzanan bu dost eli karşısında kısa bir şok geçirdi. Az önce avına saldırmak için bekleyen aslanın hırçın bakışlarını andıran bu gözlerde şimdi mahcubiyet okunuyordu. Halil Bey adamın sopayı saklamaya çalıştığını fark etti.


Hala korkudan titreyen ellerini onun omzuna koyup; “Size bir şey olmadıysa endişelenmeye gerek yok. Cana gelecek olan mala gelsin. Öyle değil mi?” dedi. Adam söyleyecek söz bulamıyordu. Ağzından dökülen iki üç cümleyle ancak şunları diyebildi:


"Sizinde bayramınız mübarek olsun efendim. Bizde de, arabalarımızda da önemli bir hasar yok. Hadi! İftara geç kalmayalım. Size uğurlar olsun…
--------alıntı------

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


Sizdeki gençlik katiyen gidecek. Eğer siz daire-i meşruada kalmazsanız, o gençlik zayi olup başınıza hem dünyada, hem kabirde, hem ahirette kendi lezzetinden çok ziyade belalar ve elemler getirecek.
Bediüzzaman Said Nursi

ReSSaM

grup tuttuğum takım
Çavuş Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 235 ileti
Yer:
İş:
Kayıt: 21-07-2007 13:28

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
#343185 03-09-2009 07:21 GMT-1 saat    
tek kelimeyle süper bi öyküydü.. ibret almalı... tşk edrm paylaşım için... [+]

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


> 1 <