> 1 <
Kırık Link Bildir! #52807 06-06-2006 18:25 GMT-1 saat
Bu tuzağın tarihte ve günümüzde farkına varan muvahhidlerin mücadeleleri gözler önündedir. Biz bu mücadelelerde şunu görmekteyiz. Ne zaman ki, ümmet İslâm terbiyesi adı altında köşeye çekilmiş, siyasî basiretini yitirmiş; bu noktada şeytanizm hâkimiyetini sağlamış ve bu boşluğu doldurmuştur. Bu noktada siyasî basiret çok önemlidir. Gelişen dünyadaki siyasî entrikaları anlamak, vahyin gölgesinde süzmek, ümmeti bu noktada uyarmak gerekmektedir.
Bu hassasiyet günümüzde daha da önem kazanmakta, olaylar o denli hızla gelişmekte ki, çok yakın bir takip söz konusu olmakta, duyarsız kalındığında damarlardan biri kesilmekte, ümmet kan kaybetmektedir. Tipik bir örnek verecek olursak; ABD ikiz kulelerine saldırılarla başlayan sürecin bugün ulaştığı nokta bizleri düşündürmeli, yarınlar için gelişebilecek olaylar hesap edilmeli, kanayan damarlar kapanmalı, sağlam ve dimdik bir şekilde şeytanizmin bu kahrolası tuzaklarından korunmalı, mustazaf toplumlar bilinçlendirilmelidir.
İşte bu siyasî basiretten yoksun olunduğ undan, ABD emperyalist güçleri mustazaf Irak halkı üzerinde hâkimiyet kurmakta, o toplumda demokrasi, hürriyet vs. afyonvarî vaatlerle hâkimiyetini sağlamakta, bunu dikte ettirmektedir. Bundan sonraki emperyalist senaryolar aslında hazırdır. Roller, kostümler, sahne, dekor, her şey hazırlanmıştır. Şu unutulmamalı ki; şeytanizm, gayelerini kısa vadeli değil, uzun vadeli senaryolarla şekillendirmekte ve bunu adım adım uygulamaktadır. Bugün şeytanizmin İslâm toplumunun bir parçası olan Suriye ve İran'la ilgili yaklaşımları, ayrıca gelişen olaylar, bizce âdeta bir yaraya çomak sokma olarak algılanmaktadır. Ümmetin bu entrikadan haberdar edilmesi, bu noktada siyasî basiretlerin açılması gerekmektedir. Şeytanizm günümüz dünyasında aceleci yaklaşımlardan kaçınmakta, tedricen hayallerini gerçekleştirmektedir. Şeytanizmin ümmet için en tehlikeli yaklaşımı "sağdan yaklaşımdır". Müslüman olarak bu yaklaşımın sonuçlarını hep birlikte görmedik mi? Ümmetin bazı fertleri bu müdahaleyi meşrû görmedi mi? Gazetelerin köşe sütunlarında bu müdahaleyi meşrû görüp müdafaa etmedi mi? Hem de Saddam'dan kurtuluş teraneleri adı altında...
Şeytanizmin tüm bu ve benzeri hile ve desiselerinden ancak vahyin gölgesinde, vahyin değerlerini sahiplenme ile, bol bol vahiyle muhatap olmakla kurtuluş mümkündür.
Çünkü inanıyoruz ki; Kur'an her zaman olduğu gibi bugün de bize ilhamını sunacak, bu pınardan kana kana içerek damarlarımızdaki kanı her türlü emperyalist kirlerden arındırarak âdeta yürüyen Kur'an olacak, şeytanizme dur diyecek, şeytanizmi kendi bünyesinde yok edecektir. Bu dün olmuştur, bugün olmaktadır, yarın da biiznillah olacaktır. Yeter ki, gölgelendiğimiz yer Kur'an olsun. Onun gölgesinde serinleyelim. Susuzluğumuzu giderelim. Yoksa yapay gölgeler bizim için felâket olacak, damarlardan akan kan hızlanacak, ayakları üzerinde duran ümmet bu kan kaybıyla şeytanizmin karşısında dizleri üzerinde oturacaktır.
inceleme : mükerrem bulut
Bunu ilk beğenen siz olun
Hata Oluştu